Taraflar arasında görülen davada;
Davacı, paydaşı olduğu taşınmazlardaki paylarına davalı paydaşların müdahale ettiklerini ileri sürerek el atmanın önlenmesi ve ecrimisil isteklerinde bulunmuştur.
Davalılar, davanın reddini savunmuşlardır.
Mahkemece, davalıların 668 ve 669 sayılı parsellerde davacı payına vaki müdahalelerinin keşfen saptandığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Karar, davalılar tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü.
.Dava, paydaşlar arasında el atmanın önlenmesi ve ecrimisil isteklerine ilişkindir.
Mahkemece, el atmanın önlenmesine ve kısmen ecrimisile karar verilmiştir.
Dosya içeriği ve toplanan delillerden, dava dilekçesinde dava değerinin ecrimisil miktarı üzerinden gösterildiği ve bu değer üzerinden harç yatırıldığı, el atmanın önlenmesi isteği bakımından bir değer gösterilmediği gibi, yargılama sırasında da bu yönden harç ikmali yapılmadığı anlaşılmaktadır.
Bilindiği üzere, 492 Sayılı Harçlar Yasası, harcın alınmasını veya tamamlanmasını tarafların isteklerine bırakmayıp, anılan hususun mahkemece kendiliğinden gözetileceğini düzenlemiş ve buyurucu nitelikteki 32. maddesinde, yargı işlemlerinden alınacak harçlar ödenmedikçe müteakip işlemlerin yapılamayacağını öngörmüştür.
Hal böyle olunca, öncelikle davada ecrimisil isteğiyle birlikte ileri sürülen el atmanın önlenmesi isteği bakımından da keşfen saptanacak dava değeri üzerinden peşin harcın alınması, bu koşul yerine getirildiği takdirde davaya devam edilmesi gerekirken, anılan husus gözardı edilerek işin esası bakımından hüküm kurulması doğru değildir.
Davalıların temyiz itirazı açıklanan nedenden ötürü yerindedir. Kabulüyle, hükmün HUMK."nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer hususların incelenmesine şimdilik yer olmadığına, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 16.02.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.