Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2010/13986 Esas 2011/984 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2010/13986
Karar No: 2011/984

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2010/13986 Esas 2011/984 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Davacı Hazine, davalının kayden malik olduğu taşınmazın kıyı kenar çizgisi içinde kaldığını ileri sürerek tapu kaydının iptal edilmesini istemiştir. Davaya ilişkin önceden verilen karar, yeni yasal düzenlemelere uyulması gerektiği gerekçesiyle bozulmuş ve yapılan yargılama sonucunda davanın reddine karar verilmiştir. Temyiz aşamasında ise, avukatlık ücreti ve yargılama giderlerinin davalıya yükletilemeyeceği hükmüne göre yargılama giderlerinden ve avukatlık ücretinden sorumlu tutulup tutulmayacakları değerlendirilmeden karar verildiği belirtilerek, kararın bozulması gerektiği belirtilmiştir.
Kanun maddeleri: 5841 sayılı yasa, 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 12. maddesi ve 36/A maddesi, 6099 sayılı Yasa'nın 16. maddesi ve 17. maddesi, HUMK'nun 428. maddesi.
1. Hukuk Dairesi         2010/13986 E.  ,  2011/984 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : SAMANDAĞ ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    TARİHİ : 11/03/2010
    NUMARASI : 2009/739-2010/187

    Taraflar arasında görülen davada;
    Davacı Hazine, davalının kayden malik olduğu çekişmeli 1136 parsel sayılı taşınmazın kıyı kenar çizgisi içinde kaldığını, devletin hüküm ve tasarrufu altında kalan yerlerin özel mülkiyete konu olamayacağını ileri sürerek kıyı kenar çizgisi içinde kalan kısmın tapu kaydının iptali ile terkinine karar verilmesini istemiştir.
    Davalı, davanın reddini savunmuştur.
    Davanın kabulüne ilişkin önceden verilen karar Dairece “14.03.2009 tarihinde yürürlüğe giren 5841 sayılı yasa ile değişik 3402 sayılı Kadastro Kanununun 12. maddesine eklenen 3. fıkra 2 ve 3. cümle ve geçici 10. maddedeki düzenlemeler karşısında 10 yıllık hak düşürücü sürenin hazine yönünden dolduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesi “ gereğine değinilerek bozulmuş, mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda davanın reddine, yargılama giderleri ve avukatlık ücretinden davalının sorumlu tutulmasına karar verilmiştir.
    Karar, davacı hazine tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hâkimi raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü
    Dava, 3621 Sayılı Yasadan kaynaklanan tapu iptali ve taşınmazın sicil kaydının kütükten terkini, elatmanın önlenmesi ve yıkım isteklerine ilişkin olup, mahkemece 14.3.2009 tarihinde yürürlüğe giren 5841 Sayılı Yasa hükümleri uyarınca kadastro tespitiyle dava tarihi arasında 3402 Sayılı Yasanın 12/3.maddesinde öngörülen hak düşürücü sürenin geçtiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik yoktur. Öyleyse, davacı Hazinenin bu yöne değinen temyiz itirazları yerinde değildir, reddine.
    Ancak,  temyiz aşamasında 19.1.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6099 Sayılı Yasanın 16.maddesiyle 3402 Sayılı Yasanın 36/A maddesinde;"... Avukatlık ücreti ve yargılama giderlerinin davalıya yükletilemeyeceği 17.maddesiyle de davalı tarafın sorumlu tutulamaması süreci uzatılarak infaz edilmemiş karar için de geçerli olduğu” hükmü öngörülmüştür.
    O halde, anılan yasal düzenleme gözetilerek, davalı tarafın kararı temyiz etmemesine karşın usulü kazanılmış hak olgusunun gerçekleşip gerçekleşmediği üzerinde durularak gerekçelendirilmesi neticeten yargılama giderlerinden ve 29.5.1957 tarih 4/16 Sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı gereğince yargılama giderlerinden sayılan avukatlık ücretinden sorumlu tutulup tutulmayacağı irdelenip, değerlendirilmesi için karar bozulmalıdır.
    Açıklanan nedenlerle, davacı Hazinenin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün HUMK."nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, 07.02.2011  tarihinde  oybirliğiyle  karar  verildi.


     

    Hemen Ara