Taraflar arasında görülen davada;
Davacılar, kayden paydaş oldukları 2569 ve 2571 parsel sayılı taşınmazların tamamına davalı paydaş şirketin açık ve kapalı alandan oluşan restaurant olarak kullanmak suretiyle müdahale ettiğini ileri sürerek, elatmanın önlenmesi ve ecrimisil isteklerinde bulunmuşlar, bilahare ecrimisil miktarına ilişkin istemlerini ıslah suretiyle arttırmışlardır.
Davalı, intifadan men olgusunun gerçekleşmediğini, paydaş olması nedeniyle taşınmazları kullandığını, davacıların dava tarihine kadar taşınmazlardan yararlanma konusunda herhangi bir taleplerinin olmadığını belirterek, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, intifadan men olgusunun gerçekleştiği davacıların çekişmeli taşınmazlardan yararlanmadıkları gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmşitir.
Karar, davalı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü.
Dava, paydaşlar arasında elatmanın önlenmesi ve ecrimisil isteklerine ilişkindir.
Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir.
Hemen belirtilmelidir ki, harca tabi nitelik taşıyan bir davanın açıldığının kabul edilebilmesi için nispi hargcın alınması gerekeceği tartışmasızdır. Elatmanın önlenmesi davasının da 492 Sayılı Harçlar Yasasının 16.maddesi hükmü uyarınca nispi harcı tabi olduğu kuşkusuzdur.
Oysa somut olayda, davacıdan sadece talep ettiği ecrimisil üzerinden harç alınmış, elatmanın önlenmesi talebi bakımından değer bildirilmemiş ve nispi harç tahsil edilmemiştir.
Bilindiği üzere; harç ikmali sağlanmaksızın davanın devamına ve yargılamanın sürdürülmesine 492 Sayılı Harçlar Yasasının 30 ve 32.maddeleri hükmü gereğince yasal olanak yoktur.
Hal böyle olunca, elatmanın önlenmesi isteği bakımından dava değeri belirlenerek harç ikmalinin sağlanması, ondan sonra işin esası bakımından bir hüküm kurulması gerekirken, anılan husus gözardı edilerek yazılı olduğu üzere karar verilmiş olması doğru değildir.
Davalının, temyiz itirazı yerindedir. Kabulü ile hükmün açıklanan nedenden ötürü HUMK."nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer hususların şimdilik incelenmesine yer olmadığına, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 27.01.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.