Resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 21. Ceza Dairesi 2015/1245 Esas 2015/2364 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
21. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/1245
Karar No: 2015/2364
Karar Tarihi: 25.06.2015

Resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 21. Ceza Dairesi 2015/1245 Esas 2015/2364 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Sanık hakkında sahte araç muayenesi yapmak suçundan açılan kamu davasında mahkumiyet kararı verildi. Ancak, sanığın benzer nitelikteki suçlardan mahkum olduğu ve diğer davaların temyiz incelemesi sırasında olduğu ortaya çıktı. Bu nedenle, suçun hukuki konusunun kamu güveni olduğu ve suçun mağdurunun toplumu oluşturan bireylerin tamamının olduğu belirtildi. Sanığın eyleminin her biri yenilenen kasıtla işlenmiş ayrı suçlar mı yoksa bir suç işleme kararının yerine getirilmesi amacıyla kanunun aynı hükmünü birkaç kez ihlal etmek suretiyle zincirleme tek suçu mu oluşturduğu değerlendirilerek, diğer benzer dava dosyalarının da incelenmesi gerektiği belirtildi. Yasaya aykırılık nedeniyle hüküm BOZULDU.
Kanun Maddeleri: 765 sayılı TCK, 5237 sayılı TCK, 1412 sayılı CMUK'nun 321. maddesi.
21. Ceza Dairesi         2015/1245 E.  ,  2015/2364 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Resmi belgede sahtecilik
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    Sanık hakkında sahte araç muayenesi yapmak suçundan açılan kamu davasında, UYAP ortamında yapılan araştırmada, benzer nitelikteki fiilleri nedeniyle mahkûmiyetine karar verilmiş, onanmış, benzer gerekçeler ile bozulmuş ve temyiz incelemesi sırası bekleyen kamu davaları bulunduğu anlaşılmakla; Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun 22.04.2014 gün, 2013/11-397 Esas, 2014/202 Karar sayılı kararında da belirtildiği üzere, 765 sayılı TCK ile 5237 sayılı TCK"nun “Kamu güvenine karşı suçlar” bölümünde düzenlenen ve belgenin gerçeğe aykırı olarak düzenlenmesi ile kamu güveninin sarsıldığı kabul edilerek suç sayılıp yaptırıma bağlanan “resmi belgede sahtecilik” suçlarının hukuki konusunun kamu güveni olduğu, suçun işlenmesi ile kamu güveninin sarsılması dışında, bir veya birden fazla kişi de haksızlığa uğrayıp, suçtan zarar görmesi halinde dahi, suçun mağdurunun toplumu oluşturan bireylerin tamamının, diğer bir ifadeyle kamunun olduğuna dair kabulünün etkilenmeyeceği, eylemin belirli bir kişinin zararına olarak işlenmesi halinde bu kişinin mağdur değil, suçtan zarar gören olacağının kabulü gerekeceği de gözetilerek, açıklanan ilkeler doğrultusunda sanığın fiilinin her biri yenilenen kasıtla işlenmiş ayrı suçları mı, yoksa bir suç işleme kararının yerine getirilmesi amacıyla kanunun aynı hükmünü, kısa zaman aralıkları içerisinde, birkaç kez ihlal etmek suretiyle zincirleme tek suçu mu oluşturduğunun değerlendirilmesi açısından, sanık hakkında varsa benzer nitelikteki diğer dava dosyalarının da mahkeme tevzi bürosu ve UYAP üzerinden tespit edilip, mümkünse mevcut dava ile birleştirilmesi, aksi halde özetlerinin duruşma tutanağına geçirilip, bu davayı ilgilendiren onaylı örnekleri dosya arasına intikal ettirilerek sonucuna göre sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
    Yasaya aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi uyarınca isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 25.06.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Hemen Ara