Taraflar arasında görülen davada;
Davacılar, miras bırakanı Ş.."ın maliki olduğu 17 parsel sayılı taşınmazın 1/3 payını davalı İbrahim"e bağışladığını, temlikin saklı payı zedeleme kastı taşıdığını, 1/3 payını da satış suretiyle davalı Tamer"e temlik ettiğini, temlikin mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğunu ileri sürerek, tenkis ve miras payları oranında iptal ve tescile karar verilmesini istemişlerdir.
Davalılar, davayı kabul ettiklerini, payları oranında davacılar adına tescile karar verilmesini istediklerini belirtmişlerdir.
Mahkemece, davalıların kabul beyanları nazara alınarak davanın kabulüne karar verilmiştir.
Tavzih isteğinin reddine ilişkin karar, davacılardan Seda vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü.
Konya Ereğli 2. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin derecattan geçmeksizin kesinleşen 09.03.2000 tarih ve 1999/517E. 2000/97 K. Sayılı kararı ile, dava kabul edildiği halde, davalı T..A..’un üzerinde kalması gereken payın, 14/48 olacağı yerde maddi hata sonucunda 15/48 olarak hükme geçtiği, bu sebeple kararın infaz edilemediği ileri sürülerek, 11.08.2010 tarihli dilekçe ile tavzih isteğinde bulunulmuş, mahkemece isteğin hüküm fıkrasının değişmesini gerektirdiği gerekçesi ile talebin reddine karar verildiği anlaşılmaktadır.
Hemen belirtilmelidir ki, HUMK’nun tavzihe ilişkin 455. maddesinde, hükmün müphem veya mütenakız (birbirine çelişik) hükümler içermesi halinde tavzihinin mümkün olacağı belirtilmiştir.
Somut olayda, hüküm fıkrasında davacıların miras payı oranında iptal ve tescil isteği yönünden davanın kabulüne karar verilmiş, buna göre davacılara yasal miras payları verilmekle davalı Tamer Akkoyun üzerinde kalması gereken pay 14/48 olacağı yerde, hükümde maddi hata sonucu 15/48 olarak gösterilmiştir.Anılan husus, maddi hatadan kaynaklanmakta olup, HUMK’nun 80. maddesi delaletiyle aynı yasanın 455. maddesi hükmü uyarınca tavzih yoluyla düzeltilmesi olanaklıdır.
Öyleyse, olgunun maddi hata olduğu gözetilerek talebin kabulüne karar verilmesi gerekirken reddedilmiş olması doğru değildir.
Davacının temyiz isteğinin kabulü ile, hükmün açıklanan nedenlerle HUMK."nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 24.01.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi