MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik
HÜKÜM : Beraat

Nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarından sanığın beraatine ilişkin hükümler katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Sanığın, ... Şirketi yetkilisi olarak katılan bankadan aldığı krediye karşılık olarak, keşidecisinin ... Elektrik olduğu suça konu çeki teminat olarak bankaya ibraz ettiği, kredi borcunun ... Şirketi tarafından ödenmemesi üzerine katılan bankanın çekle ilgili takibe geçtiği, keşidecinin imzaya inkar ederek, söz konusu çekin kendisi tarafından imzalanmadığını ve çekin çalıntı olduğunu belirttiği, yapılan incelemede suça konu çekteki imzanın keşideciye ait olmadığının belirlendiği, böylece sanığın sahte çeki krediye karşılık olarak bankaya ibraz etmek suretiyle nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarını işlediğinin iddia edildiği olayda, sanığın suçun işlendiği tarihte şirkette çalışmadığı, suça konu çekteki ve kredi sözleşmesindeki imzaların sanığa ait olmadığı, buna göre, sanığın suçları işlediğine dair mahkumiyete yeter kesin ve inandırıcı delil bulunmadığı, ayrıca; 04/07/2007 tarihinde imzalanan kredi sözleşmesi için, suça konu çekin 07/08/2007 tarihinde teminat olarak bankaya verildiği, ayrıntıları Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 03/03/1998 tarih ve 6/ 8-69 E. K. sayılı kararında da açıklandığı üzere, önceden doğmuş bir borç için hileli davranışlarda bulunulması halinde, zarar veya borç kandırıcı nitelikte davranışlar sonucu doğmayacağından dolandırıcılık suçunun unsurları itibariyle oluşmayacağı dikkate alınarak mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik bulunmamıştır.
Yapılan yargılama sonunda, yüklenen suçun unsurlarının oluşmadığı gerekçe gösterilerek mahkemece kabul ve takdir kılınmış olduğundan, katılan vekilinin, beraat hükümlerinin kanuna aykırı olduğuna ve eylemin suç teşkil ettiğine ilişkin temyiz itirazlarının reddiyle hükümlerin ONANMASINA, 13/06/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.