Taraflar arasında görülen davada;
Davacı, kayden maliki olduğu 477 parsel sayılı taşınmazın 19.534,83 m2"lik bölümünün davalı tarafından fabrika binası inşa edilmek ve işlenmemiş (blok taş) taşların depolanmak suretiyle kullanıldığını, fabrikanın çalışması dolayısıyla taşınmazda balçık oluştuğunu ileri sürerek, el atmanın önlenmesi, yıkım ve eski hale iade isteminde bulunmuştur.
Davalı, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, müdahale olgusunun sabit olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Karar, davalı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi .raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü.
Dava, çaplı taşınmaza el atmanın önlenmesi,yıkım ve eski hale iade isteklerine ilişkindir.
Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir.
Dosya içeriğinden, toplanan delillerden; davalının çekişme konusu 477 parsel sayılı taşınmaza haklı ve geçerli bir nedeni olmaksızın müdahale ettiği belirlenerek el atmanın önlenmesi ve yıkıma yönelik davanın kabulüne karar verilmiş olmasında bir isabetsizlik yoktur. Davalının bu yöne değinen temyiz itirazları yerinde değildir. Reddiyle bu yöne ilişkin hükmün ONANMASINA
Nevarki, eski hale getirme bedeli infaz aşamasında gözetilecek bir husus olup, üstelik hazinenin öncelikli isteğinin eski hale getirme olduğu da göz önüne alınarak mahkemece el atmanın önlenmesi ve yıkım kararı ile yetinilmesi gerekirken infaz aşamasında belli olacak eski hale getirme bedelinin hüküm altına alınmış olması doğru değildir.
Davalının bu yöne değinen temyiz itirazları yerindedir. Kabulü ile hükmün bu yöne hasren HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 24.01.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.