Esas No: 2015/3395
Karar No: 2016/6008
Nitelikli dolandırıcılık - resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2015/3395 Esas 2016/6008 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik
HÜKÜM : Sanık ... hakkında nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçundan, sanık ... hakkında resmi belgede sahtecilik suçundan beraat
Sanık ... hakkında;TCK"nın 158/2, 52/2, 53. maddeleri gereğince mahkumiyet
Sanıkların resmi belgede sahtecilik suçundan, sanık ..."in nitelikli dolandırıcılık suçundan beraatine, sanık ..."in nitelikli dolandırıcılık suçundan mahkumiyetine ilişkin hükümler, sanık ... müdafii, katılan vekili ve o yer Cumhuriyet savcısı tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü,
1- Sanık ... hakkında nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik, sanık ... hakkında resmi belgede sahtecilik suçlarından verilen beraat hükümlerine ilişkin katılan vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesinde,
Katılanın 14/01/2015 havale tarihli dilekçesiyle temyiz isteminden vazgeçtiğinden, dosyanın incelenmeksizin mahalline gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
2- Sanık ... hakkında nitelikli dolandırıcılık suçundan verilen mahkumiyet hükmüne yönelik o yer Cumhuriyet savcısının ve sanık müdafiinin temyiz itirazlarının incelenmesinde,
Mağdurun 2005 yılında müşterek bir arkadaşı vasıtası ile sanık ... ile tanışıp yakın arkadaş olduğu, birlikte yurt içi ve yurt dışı seyahatlere gittikleri, bu süre içerisinde sanık ..."ın mağdura ... başkanı ve yardımcısını tanıdığını, ..."nin satışa çıkardığı taşınmazların ihaleleri sırasında kendisine yardımcı olduklarını, bu nedenle ... tarafından ülke çapında satışa çıkartılan taşınmazların kolaylıkla satın alınabildiğini söylediği ve bu şekilde mağdurun güvenini kazandıktan sonra, 2011 yılı Mart ayında sanığın mağdura ... Devlet Hastanesi yanında ..."ye ait 110 dönümlük bir arsanın satışa çıktığını, bu arsayı alırlar ise çok kısa bir süre içerisinde değerinin iki katına çıkacağını söyleyerek mağduru inandırdığı, mağdurunda sanığın bu teklifini kabul ederek bu arsayı ortak olarak satın almayı kabul ettiği ve sanığa bu arsayı satın almak üzere 1.412.500 TL parayı nakit olarak verdiği, sanığın bu paraya karşılık mağdura 24/03/2011 tanzim tarihli, vade tarihi boş olan 1.412.500 TL bedelli senedi verdiği, 2011 yılı Temmuz ayında yine sanığın, mağdura yakın bir zamanda ... firmasının ..."da bulunan ... arsası üzerine yeni bir proje başlatacağını, isterse bu projeden henüz kimse duymadan uygun fiyatla taşınmazlar satın alabileceğini söylediği, bunun üzerine mağdurun bu projeden iki adet daire satın almak istediğini sanığa söylediği, bu nedenle sanığa taksitler halinde 3.480.000 TL ödeme yaptığı, sanığında mağdura sahte olarak düzenlenmiş iki adet "Tahsis Belgesi" yazılı belgeleri verdiği, 2011 yılı Kasım ayında mağdurun 23/01/2012 günü intihar ederek ölen ve sanığın yanında tanıdığı ... isimli şahsa kendisi gibi para veren bir kısım insanların paralarını istediklerini görmesi üzerine durumdan şüphelenerek arazinin durumunu sorduğu, sanığın araziyi sattıktan sonra mağdura parasını iade edeceklerini söyleyerek mağduru oyaladığı böylece sanığın nitelikli dolandırıcılık suçunu işlediğinin iddia edildiği olayda, nitelikli dolandırıcılık suçunun oluştuğuna yönelik kabulde ve uygulamada bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre; sanık müdafiinin ve o yer cumhuriyet savcısının beraat kararı verilmesi gerektiğine dair temyiz itirazlarının reddiyle, hükmün ONANMASINA, 08/06/2016 tarihinde 1 nolu tevdii ile ilgili olarak oybirliği ile 2 nolu sanık ... ile ilgili olarak oyçokluğuyla karar verildi.
(Karşı Oy)
Sanık ... hakkında nitelikli dolandırıcılık suçundan dolayı verilen mahkumiyet hükmü yönünden:
Sanıklar hakkında Asliye Ceza Mahkemesine kamu davasının TCK 157/1 maddesine muhalefetten açıldığı Mahkemenin 11.04.2012 tarihinde eylemin TCK 158/2 maddesi kapsamındaki nitelikli dolandırıcılık suçunu oluşturup oluşturmayacağı yönünde delillerin takdir ve değerlendirilmesi Ağır Ceza Mahkemesine ait olduğundan bahisle görevsizlik kararı verilmesi sonucunda Ağır Ceza Mahkemesince verilen mahkumiyet hükmüne esas olan delillerden;
Katılan olup, daha sonra temyiz ve şikayet taleplerinden vazgeçen ... bazı ifadelerinde sanığın ... başkanı ve başkan yardımcısını (5 yardımcısı olan kuruluşta sadece bir tane yardımcısının belirtildiği tabiki isimler belirtilmediği), tanıdığını, bazı beyanlarında sanığın ..."de tanıdıkları olduğundan bahsederek para alındığını anlattığı, tüm beyanlarında da sanıkla uzun yıllardır tanıştığını ve arkadaş olduğunu söylediği, kaldıki tanıklar beyanlarında sanığın ... de tanıdıkları olduğunu söylediğine dair beyanları karşısında açık açık sanığın kurumdaki tanıdıklarının isimlerini belirtmediği gibi kurumdaki yetkililerin isimleride ifadelerde geçmediği kurumun birden fazla yardımcı ve çalışanı olması nedeniyle tek yetkili ve tek isimden bahsedilmediği genel anlamda tanıdıkları olarak kurumdaki çalışanlar kastedildiği anlaşılmakla;
Ağır Ceza Mahkemesinin kararın 5. sahifesindeki hükme esas olan kabul ve gerekçesinde de açık açık “ sanık ... bu şekilde kendisine haksız ve hukuka aykırı maddi yarar sağlamak amacıyla kamu kurumu olan ... görevlileriyle yakın ilişki ve bağlantılarının olduğu; onlar nezdinde hatırı sayıldığından bahisle ve belli bir işin gördürüleceği vaadiyle müştekide bu şekilde ... ihalelerinden ilk önce haberler alarak taşınmaz satın almalarıyla yüksek karlar elde edileceği izlenimi ve olguları oluşturarak müştekiyi dolandırmış şeklindeki kabul karşısında“ ... görevlileri olarak kabul edilmesine göre birden fazla görevlinin bulunması nazara alınarak görevlilerin isimleride bahsedilmediğinden eylem basit dolandırıcılık suçunu oluşturacağı nitelikli dolandırıcılık suçunu oluşturmaması nedeniyle Mahkemenin TCK 157/1 maddesi gereğince sanığın mahkumiyetine hüküm vermesi gerekirken nitelikli dolandırıcılıktan dolayı verilen mahkumiyet hükmünün BOZULMASI yerine, onanmasına dair çoğunluk görüşüne muhalifim.