Esas No: 2012/16786
Karar No: 2012/15979
Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2012/16786 Esas 2012/15979 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ADANA 4. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 14/04/2010
NUMARASI : 2008/229-2010/226
Taraflar arasındaki davadan dolayı Adana 4.Asliye Hukuk Hakimliğinden verilen 14.04.2010 gün ve 2008/229-Esas-2010/226-Karar sayılı hükmün Bozulmasına ilişkin olan 28.5.2012 gün ve 3539-6189 sayılı kararın düzeltilmesi süresinde taraf vekillerince istenilmiş olmakla, dosya incelendi gereği görüşülüp düşünüldü:
Asıl ve birleşen dava, imar uygulamasının iptali nedeniyle kök parselin ihyası ile hazine adına tescili, mümkün olmadığı takdirde bedel isteğine ilişkin olup, davanın kısmen kabulüne dair verilen kararın davacı vekili ile davalı M. A.vekili tarafından temyizi üzerine, Dairece; kısa kararda sadece Adana Büyükşehir Belediyesi hakkında husumet yokluğu nedeniyle davanın reddine karar verildiği halde gerekçeli kararda Adana Büyükşehir Belediyesi yanısıra dahili davalı Çukurova Belediyesi hakkında da husumet yokluğundan dava reddedilerek 6100 sayılı HMK"nun 294. maddesine (1086 sayılı HUMK"nun 381. maddesine) aykırılık teşkil edecek şekilde hüküm kurulmuş olmasının isabetli olmadığı, kabule göre de; imarla oluşan sicil kayıtlarının iptaline karar verilmeden ihya kararı verilmiş olması, ihyasına karar verilen 1103 parsel sayılı taşınmazın 5501 ada, 7,8,9,10,11,12,ve13 parsel sayılı imar çapının içinde kapsadığı bölüm belirlenip krokiye bağlandığı halde sadece anılan imar parseli içinde kaldığı belirlenerek infazda sorun çıkaracak biçimde hüküm kurulmasının da doğru olmadığı, öte yandan; imar parsellerinin dayanağını oluşturan idari işlemi yapan Adana Büyükşehir ve dahili davalı Çukurova Belediyelerine husumet yöneltilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığı halde davanın husumet yokluğundan reddine karar verilmiş olmasının da yerinde olmadığı gibi, kadastral parselin ihyasına karar verildiği halde maktu harç ve Avukatlık Ücret Tarifesi uyarınca maktu avukatlık ücretinden davalı Adana Büyükşehir Belediyesi ve dahili davalı Çukurova Belediyesinin sorumlu tutulmaları gerektiğinin gözardı edilmesinin de doğru olduğunu söyleyebilme olanağının bulunmadığı hususlarına değinilerek bozulmuş, davacı vekili, davalı Adana Büyükşehir Belediye Başkanlığı vekili ile davalı Çukurova Belediye Başkanlığı vekilince karar düzeltme isteğinde bulunulmuştur.
Hemen belirtmek gerekir ki; Dairenin anılan bozma kararında bir isabetsizlik bulunmamaktadır.
Ne var ki, mahkemenin kabulüne göre; yargılama sırasında davalı E. Ö.ın ölmüş olduğunun anlaşılması üzerine birleşen dosyadan E.Ö.mirasçıları hakkında dava açıldığı halde, birleşen dosya davacılarına dava dilekçesi ile duruşma günü tebliğ edilmeden sonuca gidilmiş olması doğru olmadığı gibi, birleşen dava hakkında olumlu olumsuz bir hüküm kurulmamış olması da isabetsizdir.
Yine kabule göre; ihyasına karar verilen taşınmazın Hazine adına tesciline karar verilmemiş olması yerinde olmadığı gibi, dava kabul edildiği halde, yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmış olması da yerinde değildir.
Değinilen bu hususlar karar düzeltme istemi üzerine bu kez yapılan inceleme ile anlaşıldığından, Dairenin 28.05.2012 tarih, 2012/3539 Esas, 2012/6189 Karar sayılı bozma ilamında belirtilen hususların yanısıra, yukarıda değinilen gerekçelerde ilave edilmek suretiyle yerel mahkemenin 14.04.2010 gün ve 2008/229 Esas, 2010/226 sayılı kararının BOZULMASINA, sair karar düzeltme istekleri yerinde görülmediğinden REDDİNE, 27.12.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.