Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2012/5613 Esas 2012/15978 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2012/5613
Karar No: 2012/15978

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2012/5613 Esas 2012/15978 Karar Sayılı İlamı

1. Hukuk Dairesi         2012/5613 E.  ,  2012/15978 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : ADANA 4. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    TARİHİ : 20/05/2010
    NUMARASI : 2008/687-2010/362

    Taraflar arasındaki davadan dolayı Adana 4. Asliye Hukuk Hakimliğinden verilen 20.05.2010 gün ve 2008/687 esas 2010/362 karar sayılı  hükmün bozulmasına ilişkin olan 22.12.2011 gün ve 11339-13445 sayılı kararın düzeltilmesi süresinde taraf vekillerince istenilmiş olmakla, dosya incelendi gereği görüşülüp düşünüldü:
    Dava, imar uygulamasının iptali nedeniyle kök  parselin ihyası ile hazine adına tescili isteğine ilişkin olup, Seyhan Belediyesi hakkında karar verilmesine yerolmadığına, eski hale ihya isteğinin kısmen kabulüne dair  verilen kararın davacı vekili, davalı Adana Büyükşehir Belediye Başkanlığı vekili ve dahili davalı Çukurova Belediye Başkanlığı vekili tarafından temyizi üzerine, Dairece; Sicil kayıtlarının illetini teşkil eden idari işlemin idari yargı yerinde iptal edilerek kayıtların dayanaksız hale geldiği ve sicil kaydının yolsuz tescil durumuna düştüğü belirlenmek ve benimsenmek suretiyle bilirkişi rapor ve krokisinde gösterildiği üzere eski hale ihya davasının kabulüne karar verilmiş olmasında kural olarak bir isabetsizlik bulunmadığı, ne var ki, mahkemece imar parseli hakkında imarla oluşan sicil kaydının iptaline karar verilmeksizin eski hale ihya kararı verilmiş olması, öte yandan; ihyasına karar verilen 1093 sayılı kök parselin bir kısmı imar planında park alanında kalsa dahi, imar işleminin idari yargıda iptal edilmesiyle, bu işlemin kapsadığı tüm uygulamaların iptal edilmiş sayılacağı gözetilmeksizin taşınmazın kısmen terkinine karar verilmesi doğru olmadığı gibi,  yargılama masraflarının tamamının iptale konu idari işlemi yapan ve böylece dava açılmasına sebebiyet veren  kabul kapsamına alınan belediyelere yüklenmesi gerektiğinin düşünülmemesi ve taşınmazın değeri üzerinden nispi karar ilam harcının hüküm altına alınması gerekirken maktu harca hükmedilmesinin de isabetsiz olduğu hususlarına değinilerek bozulmuş, davacı vekili, davalı Adana Büyükşehir Belediye Başkanlığı vekili ve dahili davalı Çukurova Belediye Başkanlığı vekilince karar düzeltme isteğinde bulunulmuştur.
    Hemen belirtmek gerekir ki; taşınmazın değeri üzerinden nispi karar ilam harcının hüküm altına alınması gerektiği hususuna değinen kısım dışında Dairenin anılan bozma kararında bir isabetsizlik bulunmamaktadır.
    Öte yandan; kamusal bir uygulama olan ve kişilerin iradesi dışında gerçekleştirilen imar işlemine karşı açılan davalarda kabul kararı verilmesi halinde imar parsel maliklerine yargılama gideri ile bu giderlerden sayılan avukatlık ücretinin yüklenemeyeceği de tartışmasızdır.
    Diğer taraftan, davanın açılmasına davalı Adana Büyükşehir Belediyesi ile Seyhan Belediyesi"nin yapmış oldukları işlemlerin sebep olduğu, çekişme konusu bölümün yargılama sırasında yeni kurulan Çukurova Belediyesi sınırları içerisine dahil edilerek Seyhan Belediyesi ile ilgisinin kalmadığı, ancak  anılan  Belediyenin yapmış olduğu işlemlerden halefiyet ilkesi gereği Çukurova Belediyesi"nin sorumlu olduğu, bu durumda yargılama giderleri ile bu giderlerden sayılan avukatlık ücretinden davalı Adana Büyükşehir Belediye Başkanlığı ile Çukurova Belediye Başkanlığının sorumlu tutulmuş olmasında da bir isabetsizlik yoktur.
    Ne var ki; dava kabul edildiği halde, ihyasına karar verilen taşınmazın Hazine adına tesciline karar verilmemiş olması doğru olmadığı gibi,  yargılama giderlerinin  bir bölümünün davacı Hazine üzerinde bırakılmış olması da isabetsizdir.
     Öte yandan; taraflar arasında mülkiyet ihtilafı bulunmayıp, davadaki istek kamusal tasarruftan kaynaklanan sicil kaydının düzeltilmesine ilişkin bulunduğundan hüküm altına alınması gerekli karar ilam harcı ile davacı yararına takdir edilecek avukatlık ücretinin maktu olması gerektiğinin düşünülmemesi de yerinde değildir.
    Değinilen bu hususlar karar düzeltme istemi üzerine bu kez yapılan inceleme ile anlaşıldığından, Dairenin 22.12.2011 tarih, 2011/11339 Esas, 2011/13445 Karar  sayılı bozma ilamında  "" taşınmazın değeri üzerinden nispi karar ilam harcının hüküm altına alınması gerektiği  "" yönündeki kısmın  bozma ilamından  çıkartılarak, anılan bozma ilamına yukarıda belirtilen  gerekçeler ilave edilmek suretiyle  yerel mahkemenin 20.05.2010 tarih, 2008/687 Esas, 2010/362  sayılı kararının (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK."nın 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, sair  karar düzeltme istekleri yerinde görülmediğinden REDDİNE, 27.12.2012  tarihinde oybirliğiyle karar  verildi.

     

     

     

     

    Hemen Ara