Esas No: 2012/12718
Karar No: 2012/15951
Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2012/12718 Esas 2012/15951 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Adana 2. Asliye Hukuk Mahkemesi'nde görülen bir davada, kök parselin ihyası ile hazine adına tescili talep edilmiş ancak davacılar tarafından yapılan temyiz başvurusu sonucu Daire, tapunun ihyasına karar verilen bölümün iptal edilmediğini ve Hazine adına tescil kararı verilmediğini belirterek kararı bozmuştur. Ayrıca, dava kabul edildiği halde, hüküm altına alınması gereken ilam harcı ile maktu avukatlık ücreti düşünülmemiştir. Kararda bazı kanun maddeleri belirtilmemiştir.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ADANA 2. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 12/05/2011
NUMARASI : 2008/677-2011/377
Taraflar arasındaki davadan dolayı Adana 2. Asliye Hukuk Hakimliğinden verilen 12.05.2011 gün ve 2008/677 esas 2011/377 karar sayılı hükmün bozulmasına ilişkin olan 28.05.2012 gün ve 3592-6190 sayılı kararın düzeltilmesi süresinde taraflar vekilleri tarafından istenilmiş olmakla, dosya incelendi gereği görüşülüp düşünüldü:
Dava, imar uygulamasının iptali nedeniyle kök parselin ihyası ile hazine adına tescili olmazsa tazminat isteğine ilişkin olup, Seyhan Belediyesi hakkında karar verilmesine yerolmadığına, eski hale ihya isteğinin kabulüne ilişkin olarak verilen kararın davacı vekili, davalı Adana Büyükşehir Belediye Başkanlığı vekili ve dahili davalı Çukurova Belediye Başkanlığı vekili tarafından temyizi üzerine, Dairece; ""Sicil kayıtlarının illetini teşkil eden idari işlemin idari yargı yerinde iptal edilerek kayıtların dayanaksız hale geldiği ve böylece sicil kaydının yolsuz tescil durumuna düştüğü belirlenmek ve benimsenmek suretiyle bilirkişi rapor ve krokisinde gösterildiği üzere eski hale ihya isteğinin kabulüne karar verilmiş olmasında kural alarak bir isabetsizlik bulunmadığı, ne var ki, mahkemece son imar düzenlemesi ile oluşan tapunun ihyasına karar verilen kısma isabet eden bölümün iptaline karar verilmemiş olması doğru olmadığı gibi, ihyasına karar verilen 1096 parsel sayılı taşınmazın 5524 ada 3 ve 5 sayılı imar çapının içinde kapsadığı bölüm belirlenip krokiye bağlandığı halde sadece anılan imar parseli içinde kaldığı belirlenerek infazda sorun çıkaracak biçimde karar verilmesinin de isabetsiz olduğu"" hususlarına değinilerek bozulmuş, davacı vekili, davalı Adana Büyükşehir Belediye Başkanlığı vekili ve dahili davalı Çukurova Belediye Başkanlığı vekilince karar düzeltme isteğinde bulunulmuştur.
Hemen belirtmek gerekir ki; Dairenin anılan bozma kararında bir isabetsizlik bulunmamaktadır.
Öte yandan; davanın açılmasına davalı Adana Büyükşehir Belediyesi ile Seyhan Belediyesi"nin yapmış oldukları işlemlerin sebep olduğu, çekişme konusu bölümün yargılama sırasında yeni kurulan Çukurova Belediyesi sınırları içerisine dahil edilerek Seyhan Belediyesi ile ilgisinin kalmadığı, ancak anılan Belediyenin yapmış olduğu işlemlerden halefiyet ilkesi gereği Çukurova Belediyesi"nin sorumlu olduğu, bu durumda yargılama giderleri ile bu giderlerden sayılan avukatlık ücretinden davalı Adana Büyükşehir Belediye Başkanlığı ile Çukurova Belediye Başkanlığının sorumlu tutulmuş olmasında da bir isabetsizlik yoktur.
Ne var ki; dava kabul edildiği halde, ihyasına karar verilen taşınmazın Hazine adına tesciline karar verilmemiş olması doğru olmadığı gibi, taraflar arasında mülkiyet ihtilafı bulunmayıp, davadaki istek kamusal tasarruftan kaynaklanan sicil kaydının düzeltilmesine ilişkin bulunduğundan hüküm altına alınması gerekli karar ilam harcı ile davacı yararına takdir edilecek avukatlık ücretinin maktu olması gerektiğinin düşünülmemesi de yerinde değildir.
Değinilen bu hususlar karar düzeltme istemi üzerine bu kez yapılan inceleme ile anlaşıldığından, Dairenin 28.05.2012 tarih, 2012/3592 Esas, 2012/6190 Karar sayılı bozma ilamına yukarıda belirtilen gerekçeler ilave edilmek suretiyle yerel mahkemenin 12.05.2011 tarih, 2008/677 Esas, 2011/377 sayılı kararının BOZULMASINA, sair karar düzeltme istekleri yerinde görülmediğinden REDDİNE, 27.12.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.