Esas No: 2016/1656
Karar No: 2016/5856
Karar Tarihi: 06.06.2016
Dolandırıcılık - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2016/1656 Esas 2016/5856 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Dolandırıcılık
HÜKÜM : Beraat
Dolandırıcılık suçundan sanığın beraatına ilişkin hüküm, katılan tarafından temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü.
O yer Cumhuriyet savcısının 12.02.2016 havale tarihli dilekçesiyle temyiz talebinde bulunmayacağını bildirmekle, katılanın temyiz inceleme talebiyle sınırlı olarak yapılan incelemede;
Sanığın, ... Akaryakıt şirketi olarak ... ile birlikte imzalaması gereken 30.05.2008 tarih ve 12.000,00 TL meblağlı çeki şirketi temsilen tek imza ile ileri tarihli düzenleyerek katılandan aldığı para karşılığında verdiği, 18.03.2008 tarihinde şirket müdürlüğünden ve ortaklığından ayrılması üzerine temyiz dışı ... ve ..."un bu çekin de içinde bulunduğu 13 adet çekin ödenmesini engellemek amacıyla 15.04.2008 tarihinde bankaya ödemeden men talimatı verdiklerinin iddia edildiği olayda;
Tüm dosya kapsamından söz konusu çekin ileri tarihli olarak düzenlendiği konusunda ihtilaf bulunmaması nedeniyle, sanığın çeki şirket yetkilisi olduğu sırada vadeli olarak katılana vermesinden sonra temyiz dışı ... ve ... ile birlikte muvazaalı bir şekilde ödemeden men talimatı verdiğine dair delil bulunmaması ve katılanla sanık arasında süregelen ticari ilişki bulunduğunun anlaşılması hususları birlikte değerlendirildiğinde; sanığın dolandırıcılık kastıyla hareket ettiğine dair delil bulunmaması yanı sıra, hesap sahibi adına müştereken çek keşide etme yetkisi bulunanların, tek imza ile çek keşide etmeleri durumunda, hesap sahibi gerçek ya da tüzelkişinin hukuki ve cezai sorumluluğu bulunmamakta ise de; Türk Ticaret Kanunu hükümleri gereğince imzalayan kişinin çekten kendi adına sorumlu olacağı da dikkate alındığında, sanığın tek başına keşide ettiği çekin, hukuken geçerli çek niteliğinde olması nedeniyle ondan çek bedelinin tahsil edilmesinin de olanaklı olması karşısında, dolandırıcılık suçunun yasal unsurlarının oluşmadığı gerekçesiyle verilen beraat hükmünde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Bozmaya uyularak yapılan yargılama sonunda, yüklenen suçun yasal unsurlarının oluşmadığı gerekçe gösterilerek mahkemece kabul ve takdir kılınmış olduğundan, beraat kararının kanuna aykırı olduğuna ilişkin katılanın yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, 06.06.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.