Esas No: 2014/837
Karar No: 2016/5751
Karar Tarihi: 02.06.2016
Dolandırıcılık - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2014/837 Esas 2016/5751 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ... Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Dolandırıcılık
Dolandırıcılık suçundan sanıkların mahkumiyetine ilişkin hükümler, sanık .... ve müdafii ile sanık ..... tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Fikir ve eylem birliği içerisinde hareket eden sanıkların, katılana ait .......... plaka sayılı aracın bedelini ödemeksizin satışına ilişkin vekaleti almak suretiyle, suça konu aracı hakkında beraat kararı verilen temyiz dışı sanık ....."ya sattıkları, daha sonra katılanın, sanık ......"u arayarak, parasını istemesi üzerine sanığın, borcuna karşılık, kendisine başka bir araç göndermek istediğini, ancak söz konusu aracın 1.000 TL daha değerli olduğunu, iki araç arasındaki fiyat farkını istemesi üzerine katılanın, sanıktan olan alacağını kurtarmak gayreti ile 900 TL"yi de sanık ......"un hesabına havale ettiği ancak sonrasında sanıkların söz konusu aracın bedelini ödemedikleri gibi sanık ...."un sonradan aldığı parayı da iade etmediği anlaşılan olayda;
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık Soner ve müdafiinin, suç kastının bulunmadığına; sanık ........"ün, eksik inceleme ile hüküm kurulduğuna ilişkin temyiz itirazlarının reddine; ancak;
5237 sayılı TCK"nın 53. maddesinin 1. fıkrasının c bendinde yer alan haklardan, sadece kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlığa ait bir hizmetten bulunmaktan yoksun bırakılmaya ilişkin hak yoksunluğunun aynı maddenin 3. fıkrasına göre koşullu salıverilme tarihinden itibaren uygulanmayacağı gözetilmeden, alt soyu dışındaki kişileri de kapsayacak şekilde 53/1-c maddesi gereğince güvenlik tedbirlerinin uygulanmasına hükmedilmesi,
Kanuna aykırı olup, hükümlerin bu nedenlerle 5320 sayılı Kanun"un 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak, yeniden yargılanmayı gerektirmeyen bu hususta, aynı kanunun 322. maddesi gereğince karar verilmesi mümkün bulunduğundan, aynı maddenin verdiği yetkiye istinaden, hüküm fıkrasından, 5237 sayılı Kanun"un 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölümün tamamen çıkartılıp yerine, "5237 sayılı TCK"nın 53. maddenin 3. fıkrası uyarınca, 1. fıkranın c bendinde yer alan, kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık haklarından koşullu salıverilme tarihine kadar, 1. fıkrada yazılı diğer haklardan cezanın infazı tamamlanıncaya kadar yoksun bırakılmasına" denilmek suretiyle sair yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 02.06.2016 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.