Resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 21. Ceza Dairesi 2015/1662 Esas 2015/2271 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
21. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/1662
Karar No: 2015/2271
Karar Tarihi: 23.06.2015

Resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 21. Ceza Dairesi 2015/1662 Esas 2015/2271 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Sanığın, resmi belgede sahtecilik suçundan mahkumiyeti ile sonuçlanan dava ile ilgili olarak mahkemenin verdiği karar incelenmiştir. Sanığın, soruşturma aşamasında polis tarafından alınan ifadesinde suçu kabul ettiği ancak sonraki celselerde suçlamayı reddettiği belirtilmiştir. Suça konu belgedeki imza ve yazıların gerçek olup olmadığına ilişkin bilirkişi incelemesi yapılmadan, sanığın ifadesi esas alınarak eksik inceleme ile karar verildiği belirtilmiştir. Kararda TCK'nın 32/1. ve 57/1. maddeleri uyarınca sanığın güvenlik tedbirine hükmedilmesi ve CMK'nın 325. maddesi uyarınca yargılama giderlerinden sorumlu tutulması gerektiği fakat bu hususun göz ardı edildiği belirtilmiştir. Bu nedenle, kararın bozulmasına karar verilmiştir.
Kanun maddeleri:
- TCK'nın 32/1. ve 57/1. maddeleri (güvenlik tedbiri)
- CMK'nın 150/2., 325. ve 5320 sayılı Yasa'nın 8/1. maddeleri (savunma hakkı, yargılama giderleri, temyiz itirazı)
21. Ceza Dairesi         2015/1662 E.  ,  2015/2271 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Resmi belgede sahtecilik
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    1- Hakkında suça konu senedi sahte olarak düzenlediği, üzerine atılı suçu ikrar ettiği ancak düçar olduğu akıl hastalığı nedeniyle TCK"nun 32/1. maddesi kapsamında olduğundan güvenlik tedbirine hükmolunması talebiyle kamu davası açılan sanığın, soruşturma aşamasında CMK"nun 150/2. maddesine aykırı olarak müdafii atanmaksızın kollukça alınan 19.10.2009 tarihli savunmasında oğlunun borçlarından dolayı onu korumak amacıyla böyle bir senet düzenlediğine dair ikrarı; 28.03.2011 tarihli celsede müdafii huzurunda usulüne uygun olarak alınan savunmasında ise iddianamede dava konusu yapılan senedi hatırlamadığını bu nedenle atılı suçlamayı kabul etmediğine dair beyanı olduğu, ancak suça konu senette alacaklı olarak görünen ... Tekstil şirketinin sahibi, yetkilisi ve aynı zamanda sanığın vasisi olan oğlu ... olup, sanığın suça konu bono üzerinde herhangi bir hak ve alacağının bulunmadığı, soruşturma aşamasında bonoda alacaklı görünen şirketin sahibi ve yetkilisi olan ..."in alınan beyanında ise suça konu bono dışında katılanın kendisinde protesto edilmiş senetleri olduğunu ancak babasının böyle bir senet düzenlediğini bilmediğini beyan etmesi karşısında; gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek şekilde belirlenmesi bakımından; öncelikle sanığın aşamalardaki ifadeleri arasındaki çelişki giderilerek, sanığın, katılanın ve tanık ..."in yazı ve imza örnekleri alınıp, suça konu senetteki yazı ve imzaların adları geçenlere ait olup olmadığının bilirkişi aracılığı ile tespit ettirildikten sonra hukuki durumunun takdir edilmesi gerekirken, soruşturma aşamasında kollukta CMK"nun 150/2. maddesine aykırı olarak alınan savunması hükme esas yapılarak eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi,
    2- Kabul ve uygulamaya göre; TCK"nun 32/1 ve 57/1. maddeleri uyarınca hakkında güvenlik tedbirine hükmolunan sanığın, CMK"nun 325. maddesi gereğince yargılama giderlerinden sorumlu tutulması gerektiği gözetilmeyerek yazılı şekilde kamu üzerinde bırakılmasına karar verilmesi,
    Yasaya aykırı, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nun 321. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, 23.06.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Hemen Ara