Dolandırıcılık - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2014/1277 Esas 2016/5438 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
15. Ceza Dairesi
Esas No: 2014/1277
Karar No: 2016/5438
Karar Tarihi: 26.05.2016

Dolandırıcılık - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2014/1277 Esas 2016/5438 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Sanık, maliye tarafından hacizli arabaları ucuza alabileceğini vaat ederek, toplam 16.000 TL para aldığı katılıcıyı dolandırmak suçundan Asliye Ceza Mahkemesi'nde yargılanmıştır. Ancak, Sanığın dolandırıcılık suçunun manevi unsuru olan hileli hareketleri bulunmadığı, eyleminin güveni kötüye kullanma suçunu oluşturduğu gözetilmeden, suç vasfında yanılgıya düşülmüş ve hüküm kurulmuştur. Bu nedenle sanığın temyiz itirazı yerinde görülmüştür ve hüküm 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi uyarınca BOZULMUŞTUR.
Kanun maddeleri açıklaması:
- TCK 157/1: Dolandırıcılık suçunun tanımını ve cezasını düzenler.
- TCK 62/1: Ceza Maddelerinin Uygulanması Hakkında Kanunun yasakladığı durumlarda, verilen hükümlerin ve cezaların uygulanmasını düzenler.
- TCK 52/2-4: Hükümlülere ödeme veya gelirlerinde el koyma gibi tedbirler getirir.
- TCK 53/1: Cezaların ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanunun cezaevlerindeki yargılamaları düzenleyen maddelerine atıfta bulunur.
- TCK 155/1: Güveni Kötüye Kullanma suçunun tanımını ve cezasını açıklar.
15. Ceza Dairesi         2014/1277 E.  ,  2016/5438 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Dolandırıcılık
    HÜKÜM : TCK"nın 157/1, 62/1, 52/2-4, 53/1. maddeleri gereğince mahkumiyet

    Dolandırıcılık suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    Sanığın, katılana ihaleye girerek maliyeden hacizli arabaları ucuza alabileceğini vaaderek katılandan toplam 16.000 TL para almak sureti ile müştekiyi dolandırdığının iddia edildiği olayda;
    Sanığın katılana yönelik herhangi bir hileli hareketinin, dolayısıyla dolandırıcılık suçunun manevi unsurunun bulunmadığı, mevcut hali ile sanığın eyleminin icradan araç almak için katılan tarafından kendisine tevdi edilen parayı kendi yararına zilyetliğin devri amacına aykırı şekilde tasarrufta bulunmak sureti ile 5237 sayılı TCK 155/1 maddesinde yer alan güveni kötüye kullanma suçunu oluşturacağı gözetilmeden, suç vasfında yanılgıya düşülmek suretiyle yargılamaya devam edilerek yazılı şekilde hüküm kurulması,
    Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu nedenle, 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 26/05/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.





    Hemen Ara