Esas No: 2015/9396
Karar No: 2015/2215
Karar Tarihi: 22.06.2015
Resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 21. Ceza Dairesi 2015/9396 Esas 2015/2215 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Resmi belgede sahtecilik
HÜKÜM : Asıl Karar: Mahkumiyet,
Ek Karar: Temyiz talebinin reddi
Yokluğunda verilen hükmün, ... İlçe Nüfus Müdürlüğü"nün 12.11.2014 günlü yazısı ve ekindeki adres bilgileri raporuna göre sanığın 19.09.2013 tarihinde değiştirdiği anlaşılan sorguda bildirdiği MERNİS adresine (eski adresine) 31.01.2014 tarihinde tebliğ edilmesinin usulüne uygun olmadığı anlaşıldığından, sanık müdafiinin öğrenme üzerine 21.04.2014 tarihli temyizinin süresinde olduğu kabulü ile temyizin yasal süre geçtikten sonra yapıldığından bahisle sanık müdafiinin temyiz isteminin reddine ilişkin usulsüz olarak verilen 30.04.2014 günlü ek karar kaldırılarak yapılan incelemede,
Yapılan duruşmaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma neticelerine uygun olarak tecelli eden kanaat ve takdirine, tetkik olunan dosya içeriğine göre sanık ve müdafiinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine;
Ancak;
Sanığın, temyiz dışı sanıklar ..., ... ve ..."a suça konu ustalık belgelerini düzenleyip vermek suretiyle yüklenen suçu işlediğinin iddia ve kabul olunduğu olayda, hükmün konusunu oluşturan üç adet ustalık belgesinin aynı tarihli olması karşısında; 5237 sayılı TCK"nun 43. maddesine göre “Bir suç işleme kararının icrası kapsamında, değişik zamanlarda bir kişiye karşı aynı suçun birden fazla işlenmesi” durumunda zincirleme suç hükümlerinin uygulanmasının mümkün olduğu, belgelerin aynı anda düzenlenmesi halinde ise temel cezanın belirlenmesi sırasında TCK"nun 61. maddesi nazara alınarak eylemin tek bir resmi belgede sahtecilik suçunu oluşturacağı da gözetilip, suça konu belgelerin sanık tarafından aynı anda mı, yoksa farklı zamanlarda mı düzenlenip verildiği araştırılmak suretiyle olayda zincirleme suç hükümlerinin uygulanma imkanının bulunup bulunmadığı, ya da tek bir resmi belgede sahtecilik suçunun oluşup oluşmadığı da belirlendikten sonra sonucuna göre, sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerekirken, eksik araştırma ile yazılı şekilde her bir belge için ayrı ayrı hüküm kurulması,
Yasaya aykırı; sanık ve müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nun 321. maddesi uyarınca isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 22.06.2015 gününde oybirliği ile karar verildi.