Esas No: 2015/1538
Karar No: 2015/2166
Karar Tarihi: 18.06.2015
Resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyan - Yargıtay 21. Ceza Dairesi 2015/1538 Esas 2015/2166 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Sulh Ceza Mahkemesi
SUÇ : Resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyan
HÜKÜM : Beraat
I- Sanık müdafıinin temyiz itirazları incelemesinde;
08.03.2011 tarihinde yüze karşı verilen hükmü, yasal süresinden sonra 21.04.2011 havale tarihli dilekçe ile temyiz ettiği anlaşılan sanık müdafıinin temyiz isteminin 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.nun 315. maddesi uyarınca REDDİNE,
II- Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları incelemesine gelince;
TCK"nun 268. maddesinde tanımlanan başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılması suçunun oluşması için; failin işlediği suç nedeniyle kendisi hakkında soruşturma ve kovuşturma yapılmasını engellemek amacıyla, başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerini kullanarak kendisini suçsuz, kimlik bilgilerini kullandığı gerçek kişiyi işlemediği bir suçun faili olarak göstermesi gerekeceği kamu görevlisinin görevi nedeniyle resmi belge düzenlediği sırada yalan beyanda bulunulması halinde ise, TCK’nun 206. maddesinin uygulanacağı, resmi belge düzenlenmesi sırasında olmayıp da, kamu görevlisinin kamu görevinin gereği gibi yerine getirilebilmesi için göreviyle bağlantılı olarak sorması durumunda, kimliği hakkında gerçeğe aykırı beyanda bulunulması veya kimlik ve adresle ilgili bilgi vermekten kaçınılması halinde Kabahatler Kanunu"nun 40/1. maddesi uyarınca idari para cezası verileceği cihetle; başka suçtan hakkında yakalama kararı çıkarılan sanığın,olay günü polis memurlarınca yakalanıp kimliği sorulduğunda, kardeşi ..."e ait nüfus cüzdanını ibraz etmesi, ancak şüpheli hareketlerinden dolayı üzerinde yapılan aramada kendi kimliğinin çıkması üzerine herhangi bir tutanak düzenlenmeden gerçek kimliğini açıklaması şeklindeki eyleminin, Kabahatler Kanunu’nun 40. maddesinin birinci fıkrasına uygun bulunduğu gözetilmeden yazılı şekilde beraat kararı verilmesi yasaya aykırı ise de;
Sanığın lehine bulunan ve eylemine uyan 5326 sayılı Yasanın 40/1. maddesinde öngörülen idari para cezasının miktarına göre 5326 sayılı Kabahatler Kanununun 20/2-c maddesinde yazılı soruşturma zamanaşımının, eylemin gerçekleştiği 21.04.2009 tarihinden temyiz inceleme tarihine kadar gerçekleştiği anlaşıldığından, yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususta CMUK"nun 322 ve Kabahatler Kanununun 24. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak karar verilmesi mümkün bulunmakla Kabahatler Kanununun 20/1. maddesi uyarınca sanık hakkında İDARİ PARA CEZASI VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA, 18.06.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.