Esas No: 2014/135
Karar No: 2016/5033
Karar Tarihi: 17.05.2016
Dolandırıcılık - sahtecilik - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2014/135 Esas 2016/5033 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Dolandırıcılık, sahtecilik
Dolandırıcılık ve sahtecilik suçlarından sanığın mahkumiyetine ilişkin hükümler, sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanığın, ... askerlik şubesinde memur olarak çalıştığı arkadaşı temyiz dışı sanık F..’in .... askerlik şubesinde sivil memur olarak çalışmadığı halde bankadan kredi alması amacı ile ... askerlik şubesinde sivil memur olarak çalıştığı aylık net kazancının 1.655,00 TL olduğunu maaşında haciz olmadığı yönünde belge düzenlediği bu belgeye askerlik şubesine ait kaşeyi bastığı ve asteğmen A... Y.."ın sahte imzasını attığı bu belge ile diğer sanık F...’in Akbank .. şubesine giderek tüketici kredisi aldığı daha sonra bu krediyi ödediği ancak Akbank"tan yapılan kurum denetlemesi sonunda olayın açığa çıktığı şeklinde gerçekleşen eyleminin dolandırıcılık ve sahtecilik suçlarını oluşturduğuna dair mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir.
1)Sanık hakkında sahtecilik suçundan kurulan hükmün incelenmesinde;
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre; sanık müdafiinin sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Sanık hakkında dolandırıcılık suçundan kurulan hükümde 5237 sayılı TCK"nın 53. maddesinin 1. fıkrasının (c) bendinde yer alan haklardan, sadece kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlığa ait bir hizmetten bulunmaktan yoksun bırakılmaya ilişkin hak yoksunluğunun aynı maddenin 3. fıkrasına göre koşullu salıverilme tarihinden itibaren uygulanmayacağı gözetilmeden, alt soyu dışındaki kişileri de kapsayacak şekilde 53/1-c maddesi gereğince güvenlik tedbirlerinin uygulanmasına hükmedilmesi,
Kanuna aykırı olup, hükmün bu nedenlerle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak, yeniden duruşma yapılmasını gerektirmeyen bu hususun aynı kanunun 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan; hüküm fıkrasında 5237 sayılı TCK"nın 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölümün çıkartılıp yerine, “TCK"nın 53. maddesinin 3. fıkrası uyarınca 1. fıkranın c bendinde yer alan kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık haklarından koşullu salıverilme tarihine, 1. fıkrada yazılı diğer haklardan cezanın infazı tamamlanıncaya kadar yoksun bırakılmasına” suretiyle sair yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
2)Sanık hakkında dolandırıcılık suçundan kurulan hükmün incelenmesinde;
Sanığın, diğer sanık F...’in kredi kullanması için sahte belge düzenleyip verdiği ancak sanık F... ile gidip kredi çekmediği, kredi çekilmesinden menfaat temin etmediği gözetilerek eyleminin sadece sahtecilik suçunu oluşturduğu dolandırıcılık suçuna iştirak etmediği anlaşıldığından sanık hakkında dolandırıcılık suçundan beraati yerine yazılı şekilde mahkumiyetine karar verilmesi,
Kanuna aykırı olup, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden 5320 sayılı Kanun"un 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, 17/05/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.