Marka Hakkına Tecavüz - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2020/7574 Esas 2021/3995 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
19. Ceza Dairesi
Esas No: 2020/7574
Karar No: 2021/3995
Karar Tarihi: 31.03.2021

Marka Hakkına Tecavüz - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2020/7574 Esas 2021/3995 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

19. Ceza Dairesi tarafından verilen kararda, sanığın marka hakkına tecavüz suçu işlediği tespit edilmiş ve mahkumiyetine karar verilmiştir. Ancak, kanunda yapılan değişiklikler nedeniyle uzlaştırma kurumunun uygulanabilmesi için hükmün açıklanması geri bırakılmış ve sanığın başka kasıtlı suç işleyip işlemediği araştırılmıştır. Yapılan incelemeler sonucunda, kanun maddeleri göz önünde bulundurularak kararın bozulmasına karar verilmiştir. Kanun maddeleri: 556 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 61/A-1. maddesi, 29906 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanun'un 34. maddesi, 5271 sayılı CMK'nın 253. maddesi ve maddeye eklenen fıkrası, TCK'nun 2/1. ve 7/2. maddeleri, 1412 sayılı CMUK'nin 321. maddesi.
19. Ceza Dairesi         2020/7574 E.  ,  2021/3995 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : ...(Kapatılan) 3.Fikrî ve Sınaî Haklar Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Marka Hakkına Tecavüz
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
    Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
    Hükmün açıklanmasına neden olan kasıtlı suçun, 556 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 61/A-1. maddesinde düzenlenen marka hakkına tecavüz suçu olması, hükümden sonra 02/12/2016 tarihinde 29906 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanun"un 34. maddesiyle değişik 5271 sayılı CMK"nun 253. maddesi ve maddeye eklenen fıkraya göre uzlaşma kapsamına alınması karşısında, TCK"nun 2/1. ve 7/2. madde hükümleri de gözetilip, uzlaştırma işlemi uygulanarak sonucuna göre sanığın hukuki durumunun bu kapsamda tekrar değerlendirilip belirlenmesinde zorunluluk bulunması nedeniyle bu suç yönünden, uyarlama yargılaması yapılıp yapılmadığı araştırılarak, uzlaştırma işleminin olumlu sonuçlanmış olması durumunda, sanığın denetim süresinde işlediği başkaca kasıtlı suçlardan mahkum olup olmadığı tespit edilip sonucuna göre, açıklanması geri bırakılan hükmün açıklanıp açıklanmayacağının değerlendirilmesi lüzumu,
    Kabule göre de;
    02.12.2016 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanun"un 34. maddesiyle Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 253. maddesinde değişiklik yapılarak madde içeriğinden “etkin pişmanlık hükümlerine yer verilen suçlar ile” ibaresinin çıkarılması nedeniyle özel bir etkin pişmanlık hükmü olan (suç ve karar tarihinde yürürlükte bulunan) 556 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 61/7. maddesinin aynı Kanun Hükmünde Kararnamenin 61/A maddesinde düzenlenen satışa arz etme veya satma suçu yönünden de uzlaştırma kurumunun uygulanmasına engel teşkil etmemesi, uzlaştırmanın soruşturma ve kovuşturmalarda mutlaka öncelikle uygulanması zorunlu bir maddi ceza hukuku ve ceza muhakemesi hukuku kurumu olması karşısında, sanık hakkında 6763 sayılı Kanun"un 34. maddesiyle değişik CMK’nin 253. ve 254. maddelerinin uygulanması zorunluluğu,
    Bozmayı gerektimiş ve sanığın temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, tebliğnameye uygun olarak, HÜKMÜN 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine, 31/03/2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.




    Hemen Ara