Taraflar arasında görülen davada;
Davacı, ortak miras bırakan adına kayıtlı .., .., ..ve .. parsel sayılı taşınmazlara davalıların ekip, biçmek ve 229 sayılı parseldeki evde oturmak suretiyle müdahale ettiklerini, 896 sayılı parseldeki dükkanı ise davalı H..’ın fiilen kullandığını ileri sürerek, elatmanın önlenmesi ve ecrimisil isteklerinde bulunmuştur.
Davalılar, davanın reddini savunmuşlardır.
Mahkemece, dava konusu taşınmazların davacıya miras yoluyla intikal ettiği, ancak davalılar tarafından kullanıldığı gerekçesiyle, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Karar, davalılar vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü.
Dava, paydaşlar arasında elatmanın önlenmesi ve ecrimisil isteğine ilişkindir.
Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Dosya içeriği ve toplanan delillerden; dava konusu taşınmazlardan .. ve .. parsel sayılı taşınmazların tarafların ve dava dışı kişilerin miras bırakanı M..a adına kayıtlı olduğu; .., .. ve 896 sayılı parsellerin de paylı mülkiyet üzere olup, miras bırakan M..’nın kayden paydaş bulunduğu; 896 sayılı parseldeki dükkanı davalı H..’ın ve diğer çekişmeli taşınmazları davalıların kullandıkları ve davacının anılan taşınmazlarda tasarrufunun bulunmadığı anlaşılmaktadır.
Hemen belirtilmelidir ki, tarafların dava konusu taşınmazlarda paydaş oldukları, çekişmeli 896 parsel sayılı taşınmazdaki dükkâna davalı H..’ın, diğer dava konusu taşınmazlara davalıların müdahale ettikleri ve intifadan men olgusunun gerçekleştiği gözetilerek, davacının payı oranında elatmanın önlenmesine hükmedilmesi gerekirken, mutlak surette elatmanın önlenmesine karar verilmiş olması doğru değildir.
Öte yandan; dava konusu taşınmazların dava tarihi itibariyle miras bırakan adına kayıtlı pay ile davacının miras payı gözetilmek suretiyle muhdesat ve zemin değerleri belirlenerek, karar harcının bu miktar üzerinden alınması ve vekalet ücretinin de saptanacak anılan miktar ile yargılama sırasında tamamlanan harç miktarı nazara alınarak hükmedilmesi gerekirken, yazılı olduğu üzere karar verilmiş olması da isabetsizdir.
Davalıların, bu yönlere değinen temyiz itirazları yerindedir. Kabulü ile, hükmün açıklanan nedenlerden ötürü (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK."nın 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 23.02.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.