Nitelikli dolandırıcılık - bedelsiz kalan senedi kullanma - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2013/29509 Esas 2016/4931 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
15. Ceza Dairesi
Esas No: 2013/29509
Karar No: 2016/4931
Karar Tarihi: 16.05.2016

Nitelikli dolandırıcılık - bedelsiz kalan senedi kullanma - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2013/29509 Esas 2016/4931 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Katılanlar vekili tarafından temyiz edilen bir davada, sanık Y.. Ş.. nitelikli dolandırıcılık suçundan hüküm giyerken bedelsiz kalan senedi kullanmak suçundan verilen beraat kararı ise temyiz edilmemiştir. Sanık S.. Y.. hakkında bedelsiz kalan senedi kullanma suçundan verilen beraat kararı temyiz edilmemiştir. Sanık Y.. Ş..'nin verdiği bonoların herhangi bir cirosu olmamasına rağmen, bonoları katılan ile herhangi bir alacak verecek ilişkisi bulunmayan sanık S...\"a verdiği davada, beraat kararı verilmiştir fakat sanık Y.. Ş.. hakkında bedelsiz kalan senedi kullanma suçundan verilen beraat kararı temyiz edilmiştir ve karar bozulmuştur.
Kişilerin hak ve özgürlüklerini korumak amacıyla çıkarılan Türk Ceza Kanunu'nun 156/1. maddesi \"bedelsiz senedi kullanma\" suçunun, soruşturma ve kovuşturmasının şikayete bağlı olduğunu düzenlemektedir. Ayrıca, 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 Sayılı CMUK'un 317. maddesi uyarınca, katılanların hükmü temyiz yetkisi ve katılan vekilinin vaki temyiz taleplerinin reddedilmesi gerekmektedir.
15. Ceza Dairesi         2013/29509 E.  ,  2016/4931 K.
"İçtihat Metni"


MAHKEMESİ : Ağır Ceza Mahkemesi

SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık, bedelsiz kalan senedi kullanma


Nitelikli dolandırıcılık suçundan sanık Y.. Ş.."in, bedelsiz kalan senedi kullanmak suçundan sanıkların beraatine ilişkin hükümler, katılanlar vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
.... Müzik Yapım Basın Yayın İnş. San. Ve Tic. Ltd. Şti"nin yetkilisi olan sanık Y..."un, katılana, ... Mahallesinde vaki ve tapunun ... pafta no, ... ada no, ... parsel üzerinde inşaa edilmiş olan binalardan, ...-girişi zemin üstü 3. katta bulunan .. nolu bağımsız daireyi 40.000 TL bedelle,.. 5. Noterliğince düzenlenen 10.11.2005 tarihli gayri menkul sözleşmesi ile sattığı, katılanın ayrıca her biri 5.000 TL bedelli, 15.01.2007 tanzim tarihli, 01.04.2007 ödeme tarihli iki adet bono da verdiği ancak sanık Y.."un, satış vaadi ile sattığı ancak tapuda kaydı bulunmayan dairenin satışını yapmayarak kaçtığı yine bonolar üzerinde herhangi bir cirosu bulunmamasına rağmen bonoları bir yolla katılan ile herhangi bir alacak verecek ilişkisi bulunmayan sanık S..."a verdiği bu sanık vekilinin de senet borçlusu görünen katılan V.. E... ve senetlerde kefil görünen katılan M.. E.. aleyhine icra takibinde bulunduğu, bu şekilde sanıkların atılı suçları işlediklerinin iddia edildiği olayda;
1-Sanık S.. Y.. hakkında bedelsiz kalan senedi kullanma suçundan verilen beraat kararına yönelik temyiz incelemesinde,
Katılanlar vekilinin, 21.01.2011 havale tarihli dilekçesi ile sanık S.. Y.."dan olan şikayetlerinden vazgeçtiklerini, adı geçen sanık bakımından katılan sıfatının ve hükmü temyiz yetkisinin bulunmadığı anlaşılmakla, katılanlar vekilinin vaki temyiz taleplerinin, 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 Sayılı CMUK"nın 317. maddesi uyarınca REDDİNE,
2-Sanık Y.. Ş.. hakkında nitelikli dolandırıcılık suçundan verilen beraat kararına yönelik temyiz incelemesinde,
Sanık, katılan, tanık beyanları ile dosya kapsamına göre, taraflar arasındaki ihtilafın hukuki ihtilaf niteliğinde kaldığı anlaşıldığından, mahkemenin verdiği beraat kararında isabetsizlik bulunmamıştır.
Yapılan yargılama sonunda, yüklenen suçların unsurlarının oluşmadığı gerekçeleri gösterilerek mahkemece kabul ve takdir kılınmış olduğundan, katılan vekilinin, sanık tarafından atılı suçun işlendiğinin sabit olduğuna ilişkin temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA,
3-Sanık Y.. Ş.. hakkında bedelsiz kalan senedi kullanma suçundan verilen beraat kararına yönelik temyiz incelemesinde,
TCK"nın 156/1. maddesinde düzenlenen "bedelsiz senedi kullanma" suçunun soruşturma ve kovuşturmasının şikayete bağlı olduğu, ödeme emrinin 22.09.2008 tarihinde düzenlendiği, ödeme emrinin tebliğine ilişkin tebligat parçası dosya arasında bulunmasa da katılanlar vekilinin bu takip nedeniyle yapmış olduğu şikayet nedeniyle İcra Hukuk Mahkemesi"ne davası açtıkları, kararda ödeme emrinin 04.11.2008 tarihinde tebliğ olunduğunun anlaşıldığı, şikayet tarihinin ise 26.09.2009 tarihi olduğu, bu itibarla altı aylık şikayet süresi geçtiğinden dava şartının gerçekleşmediği dikkate alınarak kamu davasının düşürülmesine karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, yargılamaya devamla yazılı şekilde beraat kararı verilmesi,
Kanuna aykırı olup, katılanlar vekilinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden 5320 sayılı Kanun"un 8. maddesine istinaden halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, 16.05.2016 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.


Hemen Ara