Taraflar arasında görülen davada;
Davacı vekili, Hazineye ait .. (..) nolu parselin içinde bulunduğu alanda Seyhan Belediyesince yapılan ...nolu imar düzenlemesinin idari yargı yerinde iptal edilmesinden sonra bilahare Adana Büyükşehir Belediyesi tarafından yapılan imar düzenlemesinin de idari yargı yerinde iptal edildiğini ileri sürerek, davalılara ait imar parsellerinin tapusunun iptali ile yolda kalan kısım ile birlikte kadastral parselin ihyasına, mümkün olmadığı takdirde ise tazminata karar verilmesini istemiştir.
Davalılar ile dahili davalı, davanın reddini savunmuşlardır.
Mahkemece, dava konusu taşınmazın idari tasarrufla Çukurova Belediyesine dahil edildiği, davalı Seyhan Belediyesi"nin taraf sıfatının kalmadığı gerekçesi ile bu belediye hakkında hüküm kurulmasına yer olmadığına, dayanak imar işlemlerinin idari yargıda iptal edildiği gerekçesi ile diğer davalılar yönünden eski hale ihya isteğinin kabulüne karar verilmiştir.
Karar, davacı vekili, davalı Adana Büyükşehir Belediye Başkanlığı vekili, davalı M.. A.. ile A...Y.. vekili ile dahili davalı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi raporu okundu. Düşüncesi alındı. Dosya incelendi. Gereği görüşülüp, düşünüldü.
Dava, imar parsellerin iptaliyle eski parselin geometrik ve mülkiyet durumuna ihyası olmadığı takdirde tazminat isteğine ilişkindir.
Mahkemece, çekişme konusu yerlerin idari tasarrufla Çukurova Belediyesine dahil edildiği ve Seyhan Belediye Başkanlığının taraf sıfatının kalmadığı gerekçesi ile bu belediye hakkında hüküm kurulmasına yer olmadığına, diğer davalılar yönünden ise, sicil kayıtlarının illetini teşkil eden idari işlemin idari yargı yerinde iptal edilerek kayıtların dayanaksız hale geldiği ve sicil kaydının yolsuz tescil durumuna düştüğü belirlenmek ve benimsenmek suretiyle kadastral mülkiyet durumuna ihyasına karar verilmiştir.
Çekişme konusu 1167 (195) parselin tescil harici alan içinde kalan yerlerden ihdas suretiyle 13.01.1999 tarihinde Seyhan belediyesi adına tescil edildiği, anılan taşınmazın Seyhan Belediyesince birçok parselle birlikte 37-I etap imar düzenlemesine tabi tutulduğu, bu imar uygulamasının idari yargı yerinde iptal edilmesi üzerine bilahare davalı Adana Büyükşehir Belediyesi tarafından yapılan imar düzenlemesinin de idari yargı yerinde iptal edildiği, imar parsellerinin yargılama sırasında yeni kurulan Çukurova Belediyesi sınırları içinde kalması üzerine anılan Belediyenin de davaya dâhil edildiği kayden sabittir.
Davacı Hazine, 1167 (195) nolu ihdasen oluşan parselde yapılan imar uygulamalarının idari yargı yerinde iptal edildiğini ve sicil kaydının dayanaksız hale geldiğini belirterek imar öncesi 1167 kadastral kök parsele isabet eden imar parsellerinin tapularının iptali ile yola isabet eden kısımla birlikte adına tescilini, olmadığı takdirde zararının tazmini istemi ile eldeki davayı açmıştır.
Ne varki; çekişme konusu parsel ihdas suretiyle Seyhan Belediyesi adına tescil edilmiş olup, Hazine adına sicil kaydının oluşmadığı, davacının ihdas işleminden önce tescil harici yere dönülme isteğinin de bulunmadığı, öte yandan, eğer imar öncesi kayıtların oluşumunda bir yanlışlık olduğu iddiası var ise öncelikle o kaydı düzelttirip, ondan sonra kadastral parselin ihyası isteğiyle dava açılması gerekeceği kuşkusuzdur.
Hal böyle olunca; davanın aktif husumet yokluğundan reddine karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru değildir.
Tarafların temyiz itirazları açıklanan nedenlerden ötürü yerindedir. Kabulüyle, hükmün 12.01.2011 tarihinde kabul edilen ve 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK."nın 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 23.02.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.