Esas No: 2013/33051
Karar No: 2016/4891
Karar Tarihi: 16.05.2016
Dolandırıcılık - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2013/33051 Esas 2016/4891 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Dolandırıcılık
Dolandırıcılık suçundan sanığın mahkûmiyetine ilişkin hüküm, sanık tarafından temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü.
Sanığın, evlenmek istediğini öğrendiği katılan C.."i arayarak isminin M.. olduğunu, kendisine uygun bir bayan bulduğunu belirtmesi üzerine birçok kez telefonda görüştükten sonra kendisine 5.000,00 TL göndermesi gerektiğini, bu parayı bayana vereceğini söyleyip, kendi hesap numarasını verdiği, bunun üzerine katılanın söz konusu parayı gönderdikten sonra verilen talimatla E.."e gittiği, ancak sanığın buluşma yerine gitmeyerek A..da olduğunu, taziyesinin bulunduğunu, bir kaç gün içinde gideceğini söylemesine rağmen gitmediği anlaşıldığından, eyleminin dolandırıcılık suçunu oluşturduğuna dair mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1-Hapis cezasının alt sınırdan tayin edilmesine rağmen, adli para cezasının belirlenmesi sırasında, yeterli ve yasal gerekçe gösterilmeksizin, aynı gerekçeye dayanılarak tam gün sayısının asgari hadden uzaklaşılması suretiyle sanık hakkında fazla ceza tayin edilmesi,
2-5237 sayılı TCK’nın 53/4. maddesi gereğince, kısa süreli hapis cezası ertelenen sanık hakkında, aynı kanun maddesinin 1. bendinde gösterilen hak yoksunluğuna hükmedilemeyeceğinin gözetilmemesi,
Kanuna aykırı olup, hükmün bu nedenlerle 5320 sayılı Kanun’un 8. maddesine istinaden halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak, yeniden yargılanmayı gerektirmeyen bu hususta, aynı kanunun 322. maddesi gereğince karar verilmesi mümkün bulunduğundan, anılan maddenin verdiği yetkiye istinaden hüküm fıkrasından, sanık hakkında uygulanan adli para cezalarına ilişkin sırasıyla “300 gün”, “250 gün” ve “5.000,00 TL” adli para cezası terimlerinin çıkarılarak yerlerine sırasıyla "5 gün", “4 gün” ve “80,00 TL" adli para cezası ibarelerinin eklenmesi ile TCK’nın 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölümün tamamen çıkarılması suretiyle sair yönleri usul ve yasaya uygun olan hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 16.05.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.