Mala zarar verme - taksirle yaralama - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2016/1183 Esas 2016/4873 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
15. Ceza Dairesi
Esas No: 2016/1183
Karar No: 2016/4873
Karar Tarihi: 16.05.2016

Mala zarar verme - taksirle yaralama - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2016/1183 Esas 2016/4873 Karar Sayılı İlamı

15. Ceza Dairesi         2016/1183 E.  ,  2016/4873 K.
"İçtihat Metni"


MAHKEMESİ : Asliye Ceza Mahkemesi

SUÇ : Mala zarar verme, taksirle yaralama

Mala zarar verme ve taksirle yaralama suçlarından sanığın beraatine ilişkin hükümler, katılan tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Gerekçeli kararın iddia bölümünde dava dışı 2011/483 sayılı iddianameden bahsedilmesi mahallinde düzeltilebilir maddi hata olarak değerlendirilmiş, gerekçeli karar başlığında 14/06/2010 olarak yazılan suç tarihinin 05/06/2010 olarakda mahallinde düzeltilmesi mümkün görülmüştür.
Sanığın, katılana ait elma ağacı üzerindeki arı oğulunu alarak kovana koymak istediği sırada ağaca zarar verdiği, ağaçlara bakmaya giden katılanın arıların sokması sonucu basit tıbbi müdahaleyle giderilebilecek şekilde yaralandığı, sanığın bu şekilde mala zarar verme ve taksirle yaralama suçlarını işlediğinin iddia edildiği olayda, Yerel Mahkeme"nin sanık hakkında akıl hastalığı nedeniyle güvenlik tedbiri uygulanmasına ilişkin 13/07/2011 gün 2011/112-47 sayılı kararının Dairemizin 26/05/2014 tarih 2014/20014-10288 sayılı kararı ile "suçun sanık tarafından işlendiğine ilişkin kanıtların neler olduğunun açıklanıp, mahkeme kararlarının Anayasanın 141, 5271 sayılı CMK.nun 34, 230, 289/1-g maddelerine uygun biçimde yazılması ve gerekçelendirilmesi gerektiği düşünülmeden, sanığın üzerine atılı mala zarar verme ve taksirle yaralama suçlarını işlediğinin sabit olduğu kanaatine varıldığı da belirtilmeden yazılı şekilde sanık hakkında güvenlik tedbirine hükmedilmesi" gerekçesiyle bozulmasına karar verildiği anlaşılmakla,
1-Sanık hakkında mala zarar verme suçundan kurulan hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Sanık savunması, katılan beyanı, tutanak ile dosya kapsamına göre, sanığın savunmasının aksini gösterir her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı delil bulunmadığı anlaşılmakla, mahkemece sanığın beraatine yönelik kabulde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılama sonunda, yüklenen suç sanığın mahkumiyetine yeterli, her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı delil bulunmadığı gerekçe gösterilerek mahkemece beraat hükmü kabul ve takdir kılınmış olduğundan, katılanın gerekçeye dayanmayan temyiz itirazlarının reddiyle, hükmün ONANMASINA,
2-Sanık hakkında taksirle yaralama suçundan kurulan hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Bozmaya uyularak yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre; katılanın gerekçeye dayanmayan sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Dosyada mevcut 05/06/2010 tarihli adli rapora göre arı sokması sonucu yaralandığının anlaşılması karşısında, kusuru bulunmayan sanığın CMK"nın 223/2-c maddesi gereğince beraati yerine, aynı kanunun 223/2-e maddesi gereğince beraatine karar verilmesi,
Kanuna aykırı olup, hükmün bu nedenle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılamayı gerektirmeyen bu konuda, aynı Kanunun 322. maddesi gereğince karar verilmesi mümkün bulunduğundan, aynı maddenin verdiği yetkiye istinaden basit yaralama suçundan kurulan hüküm fıkrasından " sanığın mahkumiyetine yetecek ölçüde objektif delil bulunmadığından sanığın CMK 223/2-e maddesi uyarınca BERAATİNE, cümlesi çıkartılarak yerine "Sanığın taksire dayalı kusurunun bulunmaması nedeniyle CMK"nın 223/2 (c) maddesi gereğince BERAATİNE" cümlesinin eklenmesi suretiyle sair yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 16/05/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.


Hemen Ara