15. Ceza Dairesi 2013/32231 E. , 2016/4813 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Özel belgede sahtecilik, hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma
HÜKÜM : 1-TCK"nın 207/1, 62,51/1-3-7
2- TCK"nın 155/2, 62, 52/2, 51/1-3-7 maddeleri gereğince mahkumiyet
Özel belgede sahtecilik ve hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçlarından sanığın mahkumiyetine ilişkin hükümler sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü.
Sanığın Katılan"a ait şirketin muhasebe işlemlerini yaptığı, aralarında doğan anlaşmazlık sonrası katılan tarafından sanığın işine son verildiği, bunun üzerine katılan şirkete ait defter ve muhasebe kayıtlarını teslim etmediği, defter ve belgeleri katılana teslim ettiğine ilişkin sunduğu teslim tutanağında katılanın imza itirazı sebebi ile yaptırılan bilirkişi incelemesinde imzanın katılana ait olmadığının belirlendiği, bu şekilde özel belgede sahtecilik ve hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçlarını işlediğinin iddia edildiği olayda;
1-Sanık hakkında özel belgede sahtecilik suçundan verilen mahkumiyet hükmüne yönelik yapılan temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın atılı suçu işlediği anlaşılarak verilen mahkumiyet hükmünde bir isabetsizlik görülmemiş olup, sanığın beraat kararı verilmesi gerektiğine ilişkin temyiz itirazlarının reddiyle, hükmün ONANMASINA;
2-Sanık hakkında hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçundan verilen mahkumiyet hükmüne yönelik yapılan temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan
kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre; sanığın atılı suçu işlediği anlaşılarak verilen mahkumiyet hükmünde bir isabetsizlik görülmemiş olup, sanığın eksik incelemeye ilişkin temyiz itirazlarının reddine ancak, mahkemenin uygulamasında;
Hapis cezası alt sınırdan tayin olunduğu halde, ayrıca yasal ve yeterli gerekçe gösterilmeden aynı gerekçeyle adli para cezasına esas alınması gereken tam gün sayısının alt sınırdan uzaklaşılarak tayini suretiyle çelişkiye düşülmesi,
Kanuna aykırı olup, hükmün bu nedenle 5320 sayılı Kanun"un 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak, yeniden yargılanmayı gerektirmeyen bu hususta, aynı kanunun 322. maddesi gereğince karar verilmesi mümkün bulunduğundan, aynı maddenin verdiği yetkiye istinaden, hüküm fıkrasından adli para cezasına ilişkin sırasıyla "60 gün", “50 gün” ve “1000 TL" adli para cezası terimlerinin tamamen çıkarılarak, yerlerine sırasıyla "5 gün", “4 gün” ve "80 TL" adli para cezası ibarelerinin eklenmesi suretiyle, sair yönleri usul ve kanuna uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 12.05.2016 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.