Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2021/13744 Esas 2022/2402 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
3. Ceza Dairesi
Esas No: 2021/13744
Karar No: 2022/2402
Karar Tarihi: 26.04.2022

Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2021/13744 Esas 2022/2402 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Muş 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nin verdiği bir karar temyiz edilmiştir. Sanık terör örgütü propagandası yapmak suçundan mahkum edilmiştir. Ancak temyiz edenin itirazları sonucunda karar bozulmuştur. Mahkeme gerekli işlemleri kanuna uygun şekilde yapmıştır ve deliller hukuka uygun olarak elde edilmiştir. Ancak, ceza belirlenirken kanunda öngörülen suç tipine uyulduğu halde, cezanın belirlenmesinde Anayasa'nın 138/1. maddesi, TCK'nun 61. maddesi ve 3/1. maddesi uyarınca belirli ölçütlerin gözetilmesi gerektiği hatırlatılmıştır. Bu ölçütlerin göz ardı edilerek çok fazla ceza verilmesi hukuka aykırı bulunmuştur. Bu nedenle karar bozulmuş ve dosya yeniden incelenmek üzere Muş 2. Ağır Ceza Mahkemesi'ne gönderilmiştir. Kanun maddeleri: 3713 sayılı Kanunun 7/2-1.cümle, 7/2-2. cümle, TCK'nun 43/1, 62, 53. maddesi, Anayasanın 138/1. maddesi, TCK'nun 61. maddesi ve 3/1. maddesi, 20.02.2019 tarih ve 7165 sayılı Kanunun 8. maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanunun 304. maddesi.
3. Ceza Dairesi         2021/13744 E.  ,  2022/2402 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Ceza Dairesi
    İlk Derece Mahkemesi : Muş 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 27.11.2017 tarih ve 2017/47 - 2017/198 sayılı kararı
    Suç : Terör örgütü propagandası yapmak
    Hüküm : 3713 sayılı Kanunun 7/2-1.cümle, 7/2-2. cümle, TCK'nun 43/1, 62, 53. maddesi uyarınca mahkumiyet kararına ilişkin istinaf başvurusunun esastan reddi

    Bölge adliye mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle;
    Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü;
    Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi;
    Sanığın, beraat talep etmesi karşısında temyiz isteminin reddi düşüncesine iştirak edilmemiştir.
    Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükümlere esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu anlaşılmakla, sanığın sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
    Anayasanın 138/1. maddesi hükmü, TCK'nın 61. maddesinde düzenlenen cezanın belirlenmesi ve bireyselleştirilmesine ilişkin ölçütlerle 3/1. maddesinde düzenlenen orantılılık ilkesi çerçevesinde; suçun işleniş biçimi, işlenmesinde kullanılan araçlar, işlendiği zaman ve yer, konusunun önem ve değeri, meydana
    getirdiği tehlike ile sanığın kasta dayalı kusurunun ağırlığı, güttüğü amaç ve saik de göz önünde bulundurularak; hukuka, vicdana, dosya kapsamına uygun şekilde alt sınırdan makul düzeyde uzaklaşılarak bir cezaya hükmedilmesi gerektiği gözetilmeden teşdidin derecesinde yanılgıya düşülmek suretiyle fazla ceza tayin edilmesi,
    Kanuna aykırı sanığın temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler bu itibarla yerinde görüldüğünden bu sebeble hükmün BOZULMASINA, 28.02.2019 tarihinde yürürlüğe giren 20.02.2019 tarih ve 7165 sayılı Kanunun 8. maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanunun 304. maddesi uyarınca dosyanın Muş 2. Ağır Ceza Mahkemesine, kararın bir örneğinin Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 26.04.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi

    Hemen Ara