Taraflar arasında görülen davada;
Davacılar, kendisine ait duvar hakkında davalı Hazinenin yıkım kararı aldırdığını, bu şekilde sataşma yarattığını ileri sürerek sataşmanın önlenmesini ve yıkım kararının iptalini istemişlerdir.
Davalı , davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davacıların mülkiyet hakkına sataşma yaratıldığı gerekçesi ile sataşmanın önlenmesine karar verilmiş, yıkım kararının iptali isteği ise idari yargının görev alanına girdiğinden bahisle reddedilmiştir.
Karar, davalı tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü.
Dava, sataşmanın önlenmesi ve yıkım kararının iptali isteklerine ilişkindir.
Mahkemece sataşmanın önlenmesi bakımından davanın kabulüne, yıkım kararının iptali isteğinin ise yargı yolu nedeniyle reddine karar verilmiştir.
Dosya içeriği ve toplanan delillerden, davacılar tarafından inşa edilen duvar hakkında Hazinece idareye başvurulmak suretiyle tecavüzün önlenmesinin ve Hazine taşınmazına taşkın bulunan duvarın yıkımının istendiği, Kaymakamlıkça da bu doğrultuda karar alındığı; gerçekten de, yıkımı istenen duvarın Hazine taşınmazına taşkın biçimde inşa edildiği anlaşılmaktadır.
Mahkemenin, söz konusu duvarın yıkımına ilişkin olarak idarece verilen yıkım kararının iptalinin ancak idari yargı yerinde dava açılmakla sağlanabileceğini gözeterek yargı yolu nedeniyle verdiği ret kararında bir isabetsizlik yoktur.
Ancak, davacının inşa ettiği duvarın Hazine taşınmazına taşkın olduğu sabit bulunduğuna göre, Hazinenin idari mercilere başvurmasında ve tecavüzün önlenmesini istemesinde yasaya aykırı bir yön bulunmamaktadır. Öyle ise, Hazinenin bu davranışının sataşma yarattığını kabul etmek mümkün değildir.
Hal böyle olunca, sataşmanın önlenmesi isteğinin de reddine karar verilmesi gerekirken, aksine düşüncelerle kabulüne hükmedilmesi doğru değildir.
Davalı Hazinenin temyiz itirazı açıklanan nedenden ötürü yerindedir. Kabulü ile, hükmün (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK."nın 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, 6.2.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.