Taraflar arasındaki davadan dolayı İstanbul 3. Asliye Hukuk Hakimliğinden verilen 12.10.2010 gün ve 2010/111 esas 2010/ 354 karar sayılı hükmün onanmasına ilişkin olan 10.10.2011 gün ve 8224-10066 sayılı kararın düzeltilmesi süresinde davalı vekili tarafından istenilmiş olmakla, dosya incelendi gereği görüşülüp düşünüldü: Dava, gaiplik kararı verilmek suretiyle tescil isteğine ilişkindir.
Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş olup, davalı kayyum tarafından hükmün temyizi üzerine Dairece, Yerel Mahkeme kararı onanmıştır.
Oysa tashihi karar aşamasında, E.., B.., Y.. ve G.. İ..tarafından vekilleri aracılığıyla sunulan 18.10.2011 havale tarihli dilekçeyle kayıt maliki M.."nın gaip olmadığı, mirasçıları bulunduğu, kendilerinin de mirasçı oldukları ileri sürülmek suretiyle kararın bozulması istenilmiş ve dilekçeye Beyoğlu 3. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 19.06.2009 tarihli 2008/145 esas, 2009/450 karar sayılı veraset ilamı eklenilmiştir.
Gerçekten de; ibraz edilen veraset ilamına göre, anılan dilekçeyi sunanların, kayıt malikinin mirasçısı olduklarının anlaşılması halinde, kayıt maliki M..’nın gaipliğine ve buna bağlı olarak 5737 Sayılı Yasanın 17. maddesi hükmü uyarınca çekişmeli taşınmazın Vakfı adına tesciline karar verilemeyeceği açıktır.
O halde, anılan dilekçenin karar düzeltme dilekçesi olarak kabulüyle, davalı kayyumla birlikte karar düzeltme isteklerinin HUMK.nun 440. maddesi uyarınca kabulüne, Yerel Mahkeme Kararını onayan Dairenin 10.10.2011 tarih ve 8224-10066 sayılı onama kararının ortadan kaldırılmasına, ibraz edilen veraset ilamı da gözetilerek, mirasçılık belgesinde adı geçen kişilerin kayıt maliki M..’nın mirasçıları olup olmadığının değerlendirilmesi suretiyle bir karar verilmek üzere Yerel Mahkemenin 12.10.2010 tarih ve 111-354 sayılı kararının (6100 Sayılı HMK.nun geçici 3. maddesi yollamasıyla) 1086 Sayılı HUMK’nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 2.2.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.