Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2011/12119 Esas 2012/546 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2011/12119
Karar No: 2012/546
Karar Tarihi: 26.1.2012

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2011/12119 Esas 2012/546 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Davacılar, paydaşı oldukları bir taşınmazda inşaat izni alabilmek için bedelsiz olarak kamuya terk etmişlerdir. Ancak, davalılar kendilerini ikrah suretiyle terke zorladıkları iddiasıyla tapu kayıtlarının iptali ile payları oranında adlarına tescilini istemişlerdir. Mahkeme, taşınmazın park ve spor alanı olarak ayrıldığını belirtmiş, tapu iptali ve tescil istekli davanın idari yargı yerinde görülemeyeceği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Davacılar temyiz etmişlerdir. Yüksek Mahkeme, davacılar tarafından birlikte hareket edilerek tek bir dava açıldığını ancak avukatlık ücretinin yanılgılı değerlendirme ile her bir davacıdan ayrı ayrı tahsil edilmesi nedeniyle hükmün BOZULMASINA karar vermiştir. Kanun maddeleri ise 6100 sayılı Yasanın geçici 3. maddesi yollaması ile 1086 sayılı HUMK'nın 428. maddesidir.
1. Hukuk Dairesi         2011/12119 E.  ,  2012/546 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : ANKARA 6. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    TARİHİ : 29/12/2010
    NUMARASI : 2009/120-2010/430

    Taraflar arasında görülen davada;
    Davacılar, kayden paydaşı oldukları .. ada .parsel sayılı taşınmazdaki paylarını inşaat izni alabilmek bakımından bedelsiz olarak kamuya terk etmişlerse de davalıların kamu gücünü kullanarak kendilerini ikrah suretiyle terke zorladığını ileri sürerek tapu kayıtlarının iptali ile payları oranında adlarına tescilini, olmadığı taktirde taşınmazın bedeli olarak 7.500,00 TL. nin tahsiline karar verilmesini istemişlerdir.
    Davalılar, Dikmen Batı Yakası İmar Planı değişikliğinin Çankaya Belediye encümenince kabul edilerek Ankara Büyükşehir Belediyesince onaylandığını, dava konusu taşınmazın park ve spor alanı olarak ayrıldığını, davacıların isteğe bağlı olarak paylarını bedelsiz terk ettiklerini, davalı Ankara Büyükşehir Belediyesine husumet düşmeyeceğini belirterek davanın reddini savunmuşlardır.
    Mahkemece, çekişme konusu taşınmazın bulunduğu alana ilişkin uygulama imar planının kesinleştiği, davacıların anılan taşınmazdaki paylarını konut parselindeki emsalde artış yapılması nedeniyle kendi istekleri ile bedelsiz kamuya terk ettikleri, park ve spor alanına ayrılan taşınmazda parkın ileride davalı Çankaya Belediyesince yapılacağından davalı Ankara Büyükşehir Belediyesine husumet yöneltilemeyeceği, tapu iptali ve tescil istekli davanın idari yargı yerinde görülemeyeceğinden yargı yeri itirazının yerinde olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
    Karar, davacılar tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla, tetkik hakimi raporu okundu. Düşüncesi alındı. Dosya incelendi. Gereği görüşülüp, düşünüldü.
    Dava, ikrah hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil, olmadığı taktirde tazminat isteğine ilişkindir.
    Mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir.
    Dosya içeriğinden, toplanan delillerden; davacıların çekişme konusu 27922 ada 1 parsel sayılı taşınmazdaki paylarını 04.08.2004 ve 11.08.2004 tarihli düzenlenen tescil istem belgeleri üzerine bedelsiz olarak kamuya terk işlemleri yaptıkları anlaşılmaktadır. Mahkemece, anılan temliklerin ikrah suretiyle gerçekleştiği yönündeki davacı iddialarının kanıtlanamadığı gözetilerek davalı Çankaya Belediye Başkanlığı yönünden davanın reddedilmiş olmasında bir isabetsizlik yoktur. Davacıların öteki temyiz itirazları yerinde değildir. Reddine.
    Davacıların diğer temyiz itirazlarına gelince; bilindiği üzere, tapu iptali ve tescil davası kayıt malikine karşı açılır. Dava konusu taşınmazdaki davacılar paylarının kamuya bedelsiz terkleri sonucunda tapu kaydının davalı Ankara Büyükşehir Belediyesi adına oluştuğuna iptal ve tescil istekli davaların kayıt sahibi aleyhine açılması gerekir kuralına göre anılan Ankara Büyükşehir Belediyesine husumet yöneltilmiş olması doğrudur.
    O halde, Ankara Büyükşehir Belediyesi yönünden davanın husumetten reddinin doğru olduğu söylenemez.
    Kabule göre de, davacılar birlikte hareket ederek tek bir dava açmışlardır. Bu durumda, her bir davalı lehine davacılardan tek vekalet ücretinin teshiline karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile her bir davacıdan ayrı ayrı avukatlık parasının tahsili yönünde hüküm tesisi isabetsizdir.
    Davacıların bu yönlere ilişkin temyiz itirazları yerindedir. Kabulü ile hükmün (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK."nın 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 26.1.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

     

    Hemen Ara