Esas No: 2021/7704
Karar No: 2022/2544
Karar Tarihi: 09.05.2022
Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2021/7704 Esas 2022/2544 Karar Sayılı İlamı
3. Ceza Dairesi 2021/7704 E. , 2022/2544 K."İçtihat Metni"
İlk Derece Mahkemesi : İzmir 15. Ağır Ceza Mahkemesinin 08.03.2018 tarih ve 2017/387 - 2018/129 sayılı kararı
Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma
Bölge adliye mahkemesince sanık ... yönünden kesin olarak verilen hüküm, 24.10.2019 tarihinde Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 7188 sayılı Kanunun 29. maddesi ile 5271 sayılı CMK'nın 286. maddesine eklenen üçüncü fıkradaki düzenleme gereğince temyiz yolunun açılması üzerine anılan kanunun eklenen geçici 5. maddesinin 1/f bendinde belirtilen süre içinde, diğer sanıklar yönünden ise bölge adliye mahkemesince verilen hüküm süresinde temyiz edilmekle;
Temyiz edenlerin sıfatı, başvuruların süresi, kararın niteliği ve temyiz sebeplerine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü;
Temyiz taleplerinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi;
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre; sanıklar ... ve ...'in çocuklarını örgütle iltisaklı okula göndermesinin, sanıklar ... ile ...'nun gazete aboneliklerinin örgütsel faaliyet olarak değerlendirilemeyeceği kabul edilerek yapılan incelemede;
1-Sanıklar ..., ... ve ... yönünden yapılan temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Sanık ... yönünden suç tarihinin temadinin kesildiği iddianame tarihi olan “09.05.2017” tarihi yerine gerekçeli karar başlığında “01.12.2016” olarak gösterilmesi mahallinde düzeltilebilir yazım hatası kabul edilmiştir.
Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanık ... ve sanıklar müdafiilerinin temyiz dilekçelerinde ileri sürdükleri nedenler yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddine, ancak;
Örgüt mensubu olduğuna karar verilen sanık hakkında sadece TCK'nın 58/9 maddesi uyarınca tekerrür hükümleri uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi,
Kanuna aykırı olup, sanık ... ve sanıklar müdafilerinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu nedenle BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılamayı gerektirmeden CMK'nın 303/1-c maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hükümlerin tekerrür uygulamasına dair kısımlarından “maddesi delaletiyle 58/6” ibaresinin çıkarılması suretiyle diğer yönleri usul ve kanuna uygun bulunan hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
2-Sanıklar ..., ... ve ... yönünden yapılan temyiz itirazlarının incelenmesinde;
a)Tüm dosya kapsamına göre; sanıkların silahlı terör örgütüne üye olma suçunun sübutu kabul, olay niteliğine ve kovuşturma sonuçlarına uygun şekilde vasfı tayin edilmiş, incelenen dosyaya göre üyelik suçundan verilen hükümde bir isabetsizlik yok ise de; hüküm verildikten sonra temyiz aşamasında gönderdikleri sanık ...'nun 07.03.2022, sanık ...'nun 15.02.2022, sanık ...'in ise 31.01.2022 tarihli dilekçeleri ile etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanmak istediklerini belirtmeleri karşısında, sanıkların duruşmada hazır edilerek beyanlarının alınması, gerekirse ismini verdiği şahıslarla ilgili kolluk marifetiyle araştırma yapılıp teşhis yöntemine başvurulması ve sonucuna göre sanık hakkında 5237 sayılı TCK'nın 221. maddesinden düzenlenen etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağının tartışılarak bir karar verilmesi gerektiği,
b)Kabul ve uygulamaya göre;
i) Örgüt mensubu olduğuna karar verilen sanık hakkında sadece TCK'nın 58/9 maddesi uyarınca tekerrür hükümleri uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi,
ii)Sanık ... yönünden suç tarihinin temadinin kesildiği yakalanma tarihi olan “13.12.2016” tarihi yerine gerekçeli karar başlığında “01.12.2016” olarak gösterilmesi,
Kanuna aykırı, sanık müdafiilerinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu sebepten dolayı BOZULMASINA, 28.02.2019 tarihinde yürürlüğe giren 20.02.2019 tarih ve 7165 sayılı Kanunun 8. maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanunun 304. maddesi uyarınca dosyanın İzmir 15. Ağır Ceza Mahkemesine, kararın bir örneğinin İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 18. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 09.05.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi