Esas No: 2021/5897
Karar No: 2022/2612
Karar Tarihi: 10.05.2022
Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2021/5897 Esas 2022/2612 Karar Sayılı İlamı
3. Ceza Dairesi 2021/5897 E. , 2022/2612 K."İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ceza Dairesi
İlk Derece Mahkemesi : Malatya 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 31.10.2017 tarih ve 2016/422 - 2017/285 sayılı kararı
Katılanlar : Türkiye Cumhuriyeti ..., ...
Suç : Anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs, Türkiye Büyük Millet Meclisini ortadan kaldırmaya teşebbüs, Silahlı terör örgütüne üye olma
Hüküm : 1-Anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs ve Türkiye Büyük Millet Meclisini ortadan kaldırmaya teşebbüs suçlarından CMK 223/2-e maddesi uyarınca beraat,
2-TCK’nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/2, TCK’nın 62, 53/1-2-3, 58/6-9 ve 63. maddeleri uyarınca mahkumiyet kararlarına ilişkin istinaf başvurularının esastan reddi istinaf başvurularının esastan reddi
Temyiz edenler: Sanık ve müdafii ile katılanlar vekilleri
Bölge adliye mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle; temyiz edenlerin sıfatı, başvuruların süresi, kararın niteliği ve temyiz sebeplerine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü;
I-T.C. ... vekilinin Türkiye Büyük Millet Meclisini ortadan kaldırmaya ve görevini yapmasını engellemeye teşebbüs suçundan kurulan beraat hükmü ile ... vekilinin silahlı terör örgütüne üye olma suçundan verilen mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz istemleri yönünden yapılan incelemede;
Katılan kurumların anılan suçların niteliği itibariyle doğrudan doğruya zarar görmediği ve bu nedenle bu suçlar yönünden davaya katılma hakları bulunmadığından temyiz taleplerinin CMK'nın 298/1. maddesi gereğince REDDİNE,
Sair temyiz taleplerinin reddi sebebi bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
II-Katılan ... Başkanlığının Anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs ve Türkiye Büyük Millet Meclisini ortadan kaldırmaya veya görevini yapmasını engellemeye teşebbüs etme, katılan T.C. Cumhurbaşkanlığının Anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs suçlarından kurulan beraat hükümleri yönünden;
Anılan suçların sanık tarafından işlendiğinin sabit olmaması gerekçe gösterilerek mahkemece kabul ve takdir kılınmış olmakla, katılanlar vekillerinin temyiz itirazları yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davalarının esastan reddiyle, beraate ilişkin hükümlerin ONANMASINA,
III-Sanık ve müdafiinin silahli terör örgütüne üye olmak suçundan kurulan mahkumiyet hükmü yönünden;
Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 26.09.2017 tarih, 2017/16-956 esas ve 2017/370 sayılı kararı ile onanarak kesinleşen, Dairemizin ilk derece mahkemesi sıfatıyla verdiği 24.04.2017 tarih, 2015/3 esas, 2017/3 sayılı kararında; "ByLock iletişim sisteminin FETÖ/PDY silahlı terör örgütü mensuplarının kullanmaları amacıyla oluşturulan ve münhasıran bu suç örgütünün bir kısım mensupları tarafından kullanılan bir ağ olması nedeniyle örgüt talimatı ile bu ağa dahil olunduğunun ve gizliliği sağlamak için haberleşme amacıyla kullanıldığının her türlü şüpheden uzak kesin kanaate ulaştıracak teknik verilerle tespiti halinde kişinin örgütle bağlantısını gösteren delil olacağı"nın kabul edildiği gözetilmekle,
ByLock kullanıcısı olduğunu kabul etmeyen sanığın, ByLock uygulamasını kullandığının kuşkuya yer vermeyecek şekilde teknik verilerle tespiti halinde, buna dair delilin atılı suçun sübutu açısından belirleyici nitelikte olması karşısında, ilgili birimlerden ayrıntılı ByLock tespit ve değerlendirme raporunun yeniden istenmesi, sanığın ihraç edilmeden önce komiser olduğu hususu da nazara alınarak; Ankara Cumhuriyet Başsavcılığına müzekkere yazılmak suretiyle Anayasal Düzene Karşı İşlenen Suçlar Soruşturma Bürosunun 18.04.2017 tarih ve 2017/68532 sayılı soruşturması kapsamında ele geçirilen FETÖ/PDY emniyet mahrem yapılanmasına ilişkin dijital verilerin incelenmesi sonucunda düzenlenen veri inceleme raporu, bu rapora dayanak teşkil eden gizli tanık Garson’un daha önce hakim huzurunda alınmış ifadesi ve delilin el konulmasına ilişkin hakimlik kararının bulunup bulunmadığının sorulması, UYAP’ta oluşturulan örgütlü suçlar bilgi bankası üzerinden sanıkla ilgili beyan yahut bilgi bulunup bulunmadığı da araştırılarak varsa onaylı suretlerinin dosyaya getirtilmesi, tespiti halinde ifade sahiplerinin tanık sıfatıyla usulüne uygun olarak dinlenmelerinden sonra hukuki durumunun tayin ve takdiri gerekirken eksik araştırma ve yetersiz gerekçe ile yazılı şekilde karar verilmesi,
Kabul ve uygulamaya göre de;
a-Tayin edilen temel cezadan 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanununun 5.
maddesi uyarınca artırım yapılırken 3713 sayılı Kanunun 5. maddesinin 1. fıkrası uyarınca artırım yapıldığının belirtilmesi gerektiği gözetilmeden uygulama maddesinin 3713 sayılı Kanunun 5. maddesinin 2. fıkrası olarak gösterilmesi,
b-TCK'nın 53. maddesinde düzenlenen hak yoksunluklarının uygulanması bakımından, Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih, 2014/140 E. 2015/85 sayılı iptal kararının gözetilmemesi,
c-Örgüt mensubu olduğu kabul edilen sanık hakkında verilen hapis cezanın mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine karar verilirken uygulama maddesi olarak doğrudan ve yalnızca TCK'nın 58/9 maddesinin gösterilmesi gerekirken yazılı olduğu şekilde 58/6. maddesinin yazılması,
d-İlk derece mahkemesi ve bölge adliye mahkemesi gerekçeli karar başlığında suç tarihinin yakalama tarihi olan “26.07.2016” yerine “15.07.2016 ve öncesi” olarak yazılması
Kanuna aykırı, sanık ve müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan bu sebeplerden dolayı hükmün CMK'nın 302/2. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 28.02.2019 tarihinde yürürlüğe giren 20.02.2019 tarih ve 7165 sayılı Kanunun 8. maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanunun 304. maddesi uyarınca dosyanın Malatya 2. Ağır Ceza Mahkemesine, kararın bir örneğinin bilgi için ... Bölge Adliye Mahkemesi 3. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 10.05.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.