Esas No: 2022/4251
Karar No: 2022/2583
Karar Tarihi: 10.05.2022
Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2022/4251 Esas 2022/2583 Karar Sayılı İlamı
3. Ceza Dairesi 2022/4251 E. , 2022/2583 K."İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ceza Dairesi
İlk Derece Mahkemesi : Denizli 5. Ağır Ceza Mahkemesinin 18.06.2021tarih ve 2018/108 - 2021-333 sayılı kararı
Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma
Hüküm : TCK’nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 3, 5/1. maddesi TCK’nın 53/1-2-3, 63, 58/9. maddeleri gereğince mahkumiyetine dair istinaf başvurusunun, TCK’nın 62/1 maddesi uygulanmak suretiyle esastan reddi
Bölge adliye mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle;
Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü;
Ceza süresi yönünden yasal şartları oluşmadığından; sanık müdafiinin duruşmalı inceleme isteminin CMK'nın 299. maddesi uyarınca REDDİNE,
Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi;
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
Zorunluluk nedeni gösterilmeden SEGBİS vasıtasıyla savunma alınmasına, sanık ...’ın yargılamanın hiçbir aşamasında itiraz etmeyerek zımnen kabul etmiş olması, sanığın atılı suçtan yakalamasının yapılarak hazır edildiği 22.10.2020 tarihli 6. celse ile 28.12.2020 tarihli 7. celselerde bizzat Mahkeme önünde hazır edilmiş ve savunmasının alınmış olması, yalnızca 8. ve 9. celselerde SEGBİS ile hazır edilmiş olması, bu yöntemle savunma alınması, silahların eşitliği ve yargılama ilkesi çerçevesinde sanığın savunmasında zaafiyet yaratmadığı anlaşılması karşısında, bu yöne ilişkin temyiz itirazları yerinde görülmemiş ve bozma nedeni yapılmamış; ayrıca, sanığın terör örgütüne üye olmak suçundan eylemine uyan TCK'nın 314/2, 53/1-2-3, 58/9, 63 ve 3713 sayılı Kanunun 3, 5/1 maddesi gereğince 9 yıl hapis cezası ile cezalandırılmasına dair ilk derece mahkemesince verilen hükmün, sanık hakkında takdiri indirim uygulanması gerektiği gerekçesiyle hukuka aykırı olduğunu değerlendiren bölge adliye mahkemesi ceza dairesinin, 5271 sayılı CMK'nın 280/1-e maddesi gereğince duruşma açıp sonucuna göre aynı kanun maddesinin 2. fıkrası gereğince ilk derece mahkemesi hükmünü kaldırarak yeniden hüküm kurması gerekirken, kanun maddesine yanlış anlam yüklenerek duruşma açmaksızın evrak üzerinde ilk derece mahkemesince belirlenen netice cezayı 9 yıldan, 7 yıl 6 ay hapis cezasına indirilmesi hukuka aykırı ise de anılan uygulamanın sanık lehine olması ve aleyhe temyizde bulunmaması hususları gözetilerek CMK'nın 290/1. maddesindeki emredici düzenleme kapsamında değerlendirilen işbu hukuka aykırılık da bozma nedeni yapılmamıştır.
Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanık müdafiinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddiyle hükmün ONANMASINA, 28.02.2019 tarihinde yürürlüğe giren 20.02.2019 tarih ve 7165 sayılı Kanunun 8. maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanunun 304. maddesi uyarınca dosyanın Denizli 5. Ağır Ceza Mahkemesine, kararın bir örneğinin bilgi için Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 10.05.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.