15. Ceza Dairesi 2013/30075 E. , 2016/4435 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Dolandırıcılık
.
Dolandırıcılık suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanığın, asker arkadaşı olan ... vasıtasıyla tanıştığı katılanlara, elinde 2400 adet altın bulunduğunu, bunları satmak istediğini, ancak bu işlerden anlamadığını belirterek suça konu altınları satın almak isteyip istemediklerini sorduğu, katılanların da sözkonusu altınları 20.000 TL bedelle satın almak istediklerini beyan ederek sanıkla anlaştıkları, akabinde katılan ..."in sanıkla buluşup altınları almak üzere ....Kasabasına gittiği, burada sanık ..."nın katılandan 20.000 TL parayı alıp altınları getireceğini söyleyerek katılanın yanından ayrıldığı, ancak bir daha geriye dönmeyerek dolandırıcılık suçunu işlediğinin iddia edildiği olayda,
Sanık hakkında; 5237 sayılı TCK "nın 157/1 maddesi gereğince hüküm kurulurken, hapis cezası ile birlikte adli para cezasına da karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, sadece hapis cezasına hükmedilmesi, aleyhe temyiz bulunmadığından bozma nedeni yapılmamıştır
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın sair temyiz itirazlarının reddine, Ancak;
5237 sayılı TCK"nın 53. maddesinin hapis cezasına mahkumiyetin kanuni sonucu olarak uygulanabileceği gözetilmeden, ilk olarak yazılı şekilde adli para cezasına mahkumiyetten önce TCK"nın 53. maddesinde öngörülen güvenlik tedbirlerine hükmolunmasından sonra bu kez hükmedilen sonuç cezanın adli para cezası olması nedeniyle sanık hakkında TCK"nın 53. maddesinin uygulanmasına yer olmadığına karar verilerek hükmün karıştırılmış olması,
Kanuna aykırı olup, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1.maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK "un 321.maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden duruşma yapılmasını gerektirmeyen bu hususun 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"un 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hüküm fıkrasından "5237 sayılı Kanun"un 53. maddesinin uygulanmasına" ilişkin bölümün çıkartılması suretiyle sair yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 05.05.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.