Esas No: 2022/3895
Karar No: 2022/17326
Karar Tarihi: 22.11.2022
Yargıtay 8. Ceza Dairesi 2022/3895 Esas 2022/17326 Karar Sayılı İlamı
8. Ceza Dairesi 2022/3895 E. , 2022/17326 K.Özet:
Mahkeme, sanığın Hakkı Olmayan Yere Tecavüz suçu nedeniyle yapmış olduğu fiillerin 8 yıllık olağan dava zamanaşımı süresinin son işlemi olan 21.10.2014 tarihinden itibaren gerçekleştiği gerekçesiyle dava zamanaşımına uğradığına karar vermiştir. Buna göre, sanık hakkında açılan kamu davasının gerçekleşen dava zamanaşımı nedeniyle düşürülmesine karar verilmiştir. Ancak sanığın başka mera parsellerine de tecavüz ettiği tespit edilmiş ama farklı tarihlerde işgale başladığı tespit edilemeyen meralara tecavüz ettiği suçu nedeniyle beraat ettiği ve tek suç oluşturan tecavüzün göz önünde bulundurulmadığı vurgulanmıştır. Ayrıca, CMK'nın 225/1 maddesine aykırı davranıldığı belirtilerek, hükümlerin bozulmasına karar verilmiştir. Anayasa Mahkemesi'nin geçici 5. maddenin (d) bendinin \"seri muhakeme usulü\" kısmının Anayasaya aykırılığı nedeniyle sanık hakkında 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 250. maddesinde düzenlenen seri muhakeme usulünün uygulanabilmesi için dosyanın Cumhuriyet Başsavcılığı'na tevdii edilmesine karar verilmiştir. Kararda, sanığa yüklenen suçun yasa maddesinde öngörülen cezanın türü ve üst sınırı itibariyle tabi olduğu 5237 sayılı TCK'nın 66/1-e maddesinde belirlenen 8 yıllık olağan dava zamanaşımı süresinin detaylı bir şekilde açıklanması yapılmıştır. Ayrıca, hükmün BOZULMASINA karar verilirken 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi de detaylı bir şekilde açıklanmıştır.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Hakkı olmayan yere tecavüz
HÜKÜMLER : Beraat, mahkumiyet
Gereği görüşülüp düşünüldü:
1)Sanık ... hakkında kurulan beraat hükmüne yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Sanığa yüklenen suçun yasa maddesinde öngörülen cezanın türü ve üst sınırı itibariyle tabi olduğu 5237 sayılı TCK.nın 66/1-e maddesinde belirlenen 8 yıllık olağan dava zamanaşımı süresinin, zamanaşımını kesen son işlem olan 21.10.2014 sorgu tarihinden temyiz inceleme tarihine kadar gerçekleştiği anlaşılmış ve katılan Hazine vekilinin temyiz itirazı bu nedenle yerinde görülmekle sair yönleri incelenmeyen hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak; yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususta anılan Yasanın 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak karar verilmesi mümkün olduğundan sanık hakkında açılan kamu davasının gerçekleşen dava zamanaşımı nedeniyle 5237 sayılı TCK.nın 66/1-e ve 5271 sayılı CMK.nın 223/8. maddeleri gözetilerek DÜŞÜRÜLMESİNE,
2)Sanık ... hakkında kurulan beraat hükmüne yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;
a)Oluşa, dosya kapsamına, mahkemece yapılan keşfe ve bilirkişi raporlarına göre, sanığın Karadayı Köyünde bulunan tescilli mera parsellerine mera olarak tespit edildikleri 2011 yılından sonra da tecavüz ettiğinin anlaşılması karşısında, üzerlerine atılı suçtan mahkumiyeti yerine yazılı şekilde beraatine karar verilmesi,
b)a numaralı bozmanın niteliğine göre;
Anayasa Mahkemesi'nin, 02.08.2022 gün ve 31911 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 21.04.2022 gün ve 2020/87 Esas, 2022/44 sayılı kararı ile; 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'na 17.10.2019 tarih ve 7188 sayılı Kanun'un 31. maddesiyle eklenen geçici 5. maddenin (d) bendinde yer alan "...kovuşturma evresine geçilmiş, hükme bağlanmış..." ibaresinin "...seri muhakeme usulü..." yönünden Anayasaya aykırı
olduğuna ve iptaline karar verilmiş olması ve yargılama konusu suçun seri muhakeme usulüne tabi olması karşısında, sanık hakkında 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 250. maddesinde düzenlenen seri muhakeme usulünün uygulanabilmesi için yerel mahkemece dosyanın Cumhuriyet Başsavcılığı'na tevdii edilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, katılan hazine vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi uyarınca uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.nın 321. maddesi gereğince BOZULMASINA,
3)Sanık ... hakkında kurulan hükümlere yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;
1)Sanık tarafından farklı parsellere veya aynı parselin değişik kısımlarına yapılan tecavüzün aynı zamanda ve aynı karar altında olması halinde tek suçun oluştuğu ve tecavüz edilen alanın miktarı gözetilerek alt sınırdan uzaklaşılarak ceza tayini gerektiği cihetle, somut olayda ise aynı köy sınırları içinde kalmakla birlikte farklı tarihlerde işgale başlandığı tespit edilemeyen meralara tecavüz eden sanığın taşınmazların mera olarak tespitlerinin yapıldığı 2011 yılından ve tapuya tescil edildikten sonra da tecavüzlerinin devam etmesi şeklinde hukuki anlamda tek fiil oluşturan ve temadi eden eylemlerinin tek suç oluştuğu gözetilmeden fiilin bölünerek yazılı şekilde beraat ve mahkumiyet hükümleri kurulması suretiyle CMK.nın 225/1. maddesine aykırı davranılması,
2)1 numaralı bozmanın niteliğine göre;
Anayasa Mahkemesi'nin, 02.08.2022 gün ve 31911 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 21.04.2022 gün ve 2020/87 Esas, 2022/44 sayılı kararı ile; 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'na 17.10.2019 tarih ve 7188 sayılı Kanun'un 31. maddesiyle eklenen geçici 5. maddenin (d) bendinde yer alan "...kovuşturma evresine geçilmiş, hükme bağlanmış..." ibaresinin "...seri muhakeme usulü..." yönünden Anayasaya aykırı olduğuna ve iptaline karar verilmiş olması ve yargılama konusu suçun seri muhakeme usulüne tabi olması karşısında, sanık hakkında 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 250. maddesinde düzenlenen seri muhakeme usulünün uygulanabilmesi için yerel mahkemece dosyanın Cumhuriyet Başsavcılığı'na tevdii edilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, katılan Hazine vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi uyarınca uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.nın 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, 22.11.2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.