Nitelikli dolandırıcılık - resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2013/32943 Esas 2016/4351 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
15. Ceza Dairesi
Esas No: 2013/32943
Karar No: 2016/4351
Karar Tarihi: 04.05.2016

Nitelikli dolandırıcılık - resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2013/32943 Esas 2016/4351 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Mahkeme, nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlamalarıyla yargılanan sanık ...'ın suçlu bulunarak cezalandırılmasına karar verdi. Sanığın, görevi olmadığı halde aldığı paraları kuruma yatırmayarak kendi özel işlerinde kullandığı ve sahte işe giriş bildirgesi düzenleyerek diğer sanıkların üzerlerine suç işlediği tespit edildi. Ancak diğer sanıkların eylemi suç teşkil etmediğinden beraatlerine karar verildi. Mahkeme daha sonra, katılanlara yönelik dolandırıcılık suçuna yönelik verilen adli para cezasının asgari hadden uzaklaştırılarak fazla ceza verildiği gerekçesiyle kararı bozdu. Kanun maddeleri olarak TCK'nın 155/1, 155/2, 207 ve 73. maddeleri ve 3568 sayılı Serbest Muhasebeci ve Mali Müşavirlik Kanununun 2/A maddesi sayıldı.
15. Ceza Dairesi         2013/32943 E.  ,  2016/4351 K.
"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik
.
Nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarından sanık ..."in mahkumiyetine ilişkin hükümler sanık ve katılan vekili tarafından, nitelikli dolandırıcılık suçundan sanıklar ..., ..., ..., ... ve ..."nın beraatlerine ilişkin hükümler katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanık ..."in serbest muhasebeci olan ... isimli kişinin yanında çalıştığı ve bu kapsamda, katılan ..."ın yaptırdığı inşaatın sigorta ve diğer muhasebe işlemleri için katılandan 858.86 TL para aldığı, katılan ... .... yaptırdığı inşaatın sigorta ve diğer muhasebe işlemleri için katılandan 673,35 TL para aldığı, katılan ..."nin yöneticisi olduğu apartmanın sigorta ve diğer muhasebe işlemleri için katılandan 7.000 TL para aldığı ancak katılanların yaptıkları araştırmada, sanığın paraları kuruma ödemediğini tespit ettikleri, bunun haricinde sanık ..."in, sanıklar ..., ..., ..., ... ve ..."dan para alarak, adı geçen sanıklar hakkında sahte işe giriş bildirgesi düzenlediği, bu suretle sanıkların üzerlerine atılı suçları işlediklerinin iddia edildiği olayda;
1- Sanıklar ..., ..., ..., ... ve ..."nın nitelikli dolandırıcılık suçundan beraatlerine yönelik hükümlere yönelik temyiz talebinin incelenmesinde,
Sanıkların ifadelerinde, yapılan işlemin usulsüz olduğunu bilmediklerini beyan ettikleri ve kurumun zararı olmadığı anlaşılmakla, sanıkların beraatlerine yönelik kabulde isabtesizlik görülmemiş olup, ... Başkanlığı"nın 26.11.2010 tarihli yazısına göre, sanıklardan ... ile ... hastane harcamaları olduğu ancak meydana gelen zararın sanıklar tarafından giderildiğinin belirtilmesi karşısında, tebliğnamedeki bozma düşüncesine iştirak edilmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre; katılan vekilinin sebebe dayanmayan temyiz itirazlarının reddiyle, hükümlerin ONANMASINA,
2- Sanık ... hakkında nitelikli dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik ve katılanlara yönelik dolandırıcılık suçlarından kurulan mahkumiyet hükümlerine yönelik temyiz taleplerinin incelenmesinde,
a) Serbest Muhasebecilerin 3568 sayılı Serbest Muhasebeci ve Mali Müşavirlik Kanununun 2/A maddesinde belirtilen görevleri arasında vergi ve prim borcunu yatırmak gibi bir görevlerinin olmadığı, ayrıca Türkiye Serbest Muhasebiceler Mali Müşavirler ve Yeminli Mali Müşavirler Odaları Birliğinin Mecburi Meslek Kararlarına ilişkin 26.01.1996 tarihli Resmi Gazetede yayımlanan 1996/1 sayılı genelgesinin 1. maddesinde yer alan "meslek mensupları, müşteri adına üçüncü kişilere ödeme yapmak üzere her ne isim altında olursa olsun mali değerler alamazlar" şeklindeki hükmüne göre; katılanların ifadelerinde, sanığın kendisini muhasebeci olarak tanıttığına ve buna güvendiklerine dair beyan olmaması karşısında, serbest muhasebeci yanında çalışan sanığın, katılanlar ..., ...ve ..."nin sigorta borcunu Maliye’ye yatırmak üzere aldığı paraları adı geçen kuruma yatırmayarak özel işlerinde kullandığının iddia ve kabul olunması karşısında, eyleminin görevi ile ilgisinin bulunmayıp 5237 sayılı TCK"nın 155/1. maddesinde düzenlenen güveni kötüye kullanma suçunu oluşturacağı ve bu suçun şikayet tabi olması nedeniyle suç tarihinin kesin olarak belirlenip, TCK"nın 73. maddesi gereğince şikayetin süresinde yapılıp yapılmadığının belirlenmesi gerektiği ancak katılan ..."nin sanığa vekaletname verdiğini beyan ederek noter onaylı örneğini dosyaya sunduğu, aynı şekilde katılan ... ...da ifadesinde vekaletname verdiğini beyan etmesine rağmen vekaletname örneğinin dosyada olmadığı, katılanların sanığa vekaletname verdiklerinin sabit olması halinde ise, eylemin TCK"nın 155/2 maddesinde belirtilen hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunu oluşturacağı anlaşılmakla, vekaletname örneklerinin getirtilerek sonucuna göre sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri gerektiği gözetilmeksizin, suç vasfında hataya düşülerek basit dolandırcılık suçundan mahkumiyet hükümü kurulması,
b) Sanıklar ..., ..., ..., ... ve ... hakkında sahte işe giriş bildirgesi düzenlendiği sabit olmakla birlikte, ... Başkanlığı"nın 26.11.2010 tarihli yazısına göre, sanıklardan ... ile .... hastane harcamaları olduğu, diğer sanıkların hastane harcamaları bulunmadığı ancak sanıklar ... ile ... hastane harcamaları nedeniyle meydana gelen zararın sanıklar tarafından giderildiğinin belirtildiği anlaşılmakla, kurumun zararı olmaması nedeniyle nitelikli dolandırıcılık suçunun kanuni unsurlarının oluşmadığı ve sanık ... hakkında nitelikli dolandırıcılık suçundan beraat hükmü verilmesi gerektiği gözetilmeksizin, yazılı şekilde mahkumiyetine hükmedilmesi,
c) Sanığın sahte olarak tanzim ettiği işe giriş bildirgelerinin 5237 sayılı TCK"nın 207. maddesi kapsamında özel belgede sahtecilik suçunu oluşturduğu gözetilmeksizin, yazılı şekilde suç vasfında hataya düşülerek resmi belgede sahtecilik suçundan hüküm kurulması,
d) Sahte işe giriş bildirgelerinin tamamının 10/10/2008 tarihinde düzenlenerek kuruma verildiği ve bu şekilde tek suç bulunduğu anlaşılmakla, sanık ... hakkında resmi belgede sahtecilik suçundan TCK"nın 43. maddesi gereğince artırım yapılamayacağı gözetilmeksizin fazla ceza tayini,
Kabule göre de;
Katılanlar ..., ... ve ..."ye yönelik dolandırıclık suçuna ilişkin mahkumiyet hükümlerinde hapis cezası alt sınırdan tayin edildiği halde adli para cezası belirlenirken yeterli ve yasal gerekçe gösterilmeksizin, aynı gerekçeyle tam gün sayısının asgari hadden uzaklaşılması suretiyle belirlenerek sanığa fazla ceza tayini,
Kanuna aykırı olup, katılan vekili ile sanık ..."in temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden 5320 sayılı Kanun"un 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca hükümlerin BOZULMASINA, 04/05/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.











Hemen Ara