1. Hukuk Dairesi 2013/3231 E. , 2013/18497 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL
Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası sonunda, yerel mahkemece davanın, reddine ilişkin olarak verilen karar davacılar vekili tarafından yasal süre içerisinde duruşma istemli temyiz edilmiş olmakla, duruşma günü olarak saptanan 24.12.2013 Salı günü için yapılan tebligat üzerine temyiz edenler vekili Avukatlar gelmediler, temyiz edilen vekili Avukat ... geldi, duruşmaya başlandı, süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelen vekilin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi, iş karara bırakıldı. Bilahare Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü:
-KARAR-
Dava, tapu iptal ve tescil isteğine ilişkindir.
Davacılar, miras bırakanları ... ile davalıların miras bırakanı ... arasında görülen tenkis davasına konu 688,7059,8435 nolu parsellerin..."ya, geri kalan 88, 229, 562, 1004,1055,1221,6716,6717, 6989, 8059, 8585 nolu parsellerinde ... mirasçılarına ait olacağı, birbirlerine devir ve ferağ edecekleri konusunda anlaşıp sulh olduklarını, sulh doğrultusunda verilen ...Asliye Hukuk Mahkemesinin 1973/56 Esas, l982/174 Karar sayılı kararının kesinleştiğini, ancak, davalılarla taşınmazların devir ve ferağında anlaşamadıklarını ileri sürerek, kesinleşen mahkeme kararı ve sulh hükmü gereğince 88, 229, 562, 1004, 1055, 1221, 6716, 6717, 6989, 8059, 8585 parsellerin miras paylarına göre adlarına, diğer 688, 7059, 8435 parsellerinde ... mirasçıları olan davalılar adına tesciline karar verilmesini talep etmişlerdir.
Mahkemece, davaya dayanak teşkil eden ... Asliye Hukuk Mahkemesinin 1973/56 Esas ve 1982/174 sayılı Kararının zaman aşımına uğradığı, ayrıca davacı tarafın sözleşme ve hükümle belirlenen bedeli ödediğinin kanıtlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Hemen belirtilmelidir ki; ayni haklarda, Türk Medeni Kanunu hükümleri bakımından hak düşürücü süre (ıskati zamanaşımı) geçerli olmayıp, ancak, iktisabı zamanaşımı ile bir kimsenin ayni hakkının sona ermesi mümkün bulunduğundan, Borçlar Kanunundaki ve İcra İflas Kanunundaki (ıskati zamanaşımı) hak düşürücü sürelerin geçmiş olması, mahkeme ilamı ile mülkiyet iktisap etmiş kimsenin mülkiyet hakkına herhangi bir şekilde etkili olmaz.
Mülkiyet hakkının kazanılmasına ilişkin olarak alınan mahkeme ilamları hakkında, hak düşürücü süre veya zamanaşımı hükümleri uygulanamaz. Türk Medeni Kanunun 716/2 . maddesi hükmü gereğince, mahkeme kararına dayanarak bir taşınmazın mülkiyetini kazanan kişi tescili doğrudan doğruya yaptırabilir, ilamların yerine getirilmesini her zaman isteyebilir.
Ayrıca, yukarıda sözü edilen ...Asliye Hukuk Mahkemesinin 1973/56 Esas ve 1982/174 sayılı Kararıyla hüküm altına alınan bedelin ödenip ödenmediği hususunun eldeki dava yönünden sonuca etkili bulunmadığı açıktır. Davalı tarafın bedelin ödenmesi yönünde ayrıca talepte bulunması mümkündür.
Hal böyle olunca; davanın dayanağını teşkil eden mahkeme ilamı bakımından herhangi bir zamanaşımı veya hak düşürücü süre bulunmadığı gözetilerek işin, esasına girilerek taraf delillerinin toplanması hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirmeyle yazılı olduğu üzere hüküm kurulmuş olması isabetsizdir.
Davacılar vekilinin bu yöne değinen temyiz itirazları yerindedir. Kabulü ile, hükmün açıklanan nedenlerden ötürü 6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile 1086 sayılı HUMK"nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 24.12.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.