Nitelikli dolandırıcılığa teşebbüs - resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2013/24865 Esas 2016/4136 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
15. Ceza Dairesi
Esas No: 2013/24865
Karar No: 2016/4136
Karar Tarihi: 28.04.2016

Nitelikli dolandırıcılığa teşebbüs - resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2013/24865 Esas 2016/4136 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Sanık, 5000 TL tutarındaki sahte bonyu borçlusunu katılan olarak göstermek suretiyle sahte olarak düzenledikten sonra, vekili aracılığı ile icra dairesine tahsil için koyduğu ancak katılanın menfi tespit davası açıp kazanması üzerine ödemenin yapılmadığı olayda, resmi belgede sahtecilik suçu ve nitelikli dolandırıcılığa teşebbüs suçu işlemiştir. Mahkeme, resmi belgede sahtecilik suçu için verilen mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz incelemesinde sanığın suçu işlediğini sabit gördü ve hükme onama kararı verdi. Ancak nitelikli dolandırıcılığa teşebbüs suçu için verilen mahkumiyet hükmü için, 5237 sayılı TCK'nın 53.maddesi uyarınca Anayasa Mahkemesi tarafından verilen kısmi iptal kararına göre infaz aşamasında gözetilmelidir. Sanık hakkında mahkumiyete yeterli delil bulunmadığına ilişkin sair temyiz itirazları reddedildi ancak adli para cezası belirlenirken yeterli ve yasal gerekçe gösterilmediğinden hükmün BOZULMASINA karar verildi. 5320 sayılı kanun'un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nın 321. Maddesi uyarınca hüküm fıkrasında yer alan ceza tutarlarının düzeltilerek onanması gerektiği belirtildi. Kanun maddeleri: 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 53. maddesi, 5320 sayılı Kanun, 1412 sayılı CMUK'nın 321. ve 322. maddeleri.
15. Ceza Dairesi         2013/24865 E.  ,  2016/4136 K.
"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Nitelikli dolandırıcılığa teşebbüs, resmi belgede sahtecilik
.

Nitelikli dolandırıcılığa teşebbüs ve resmi belgede sahtecilik suçlarından sanığın mahkumiyetine ilişkin hükümler sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Sanığın, 01.03.2007 tarih ve 5000 TL tutarındaki unsurları tam olan bonoyu borçlusunu katılan olarak göstermek suretiyle sahte olarak düzenledikten sonra, vekili aracılığı ile icra dairesine tahsil için koyduğu, ancak katılanın menfi tespit davası açıp kazanması üzerine ödemenin yapılmadığı, böylece sanığın resmi belgede sahtecilik suçunu ve nitelikli dolandırıcılığa teşebbüs suçunu işlediğinin iddia edildiği olayda,
1-Resmi belgede sahtecilik suçundan verilen mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz incelemesinde;
Sanık ve katılan beyanları ile dosya kapsamına göre, suçun sanık tarafından işlendiği sabit olmakla bu gerekçelere dayanan mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik bulunmamıştır.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre; sanığın eksik incelemeye temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA,
2-Nitelikli dolandırıcılığa teşebbüs suçundan verilen mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz incelemesinde;
5237 sayılı TCK.nın 53.maddesinin (1), (2), ve (4) numaralı fıkralarıyla ilgili olarak Anayasa Mahkemesi"nin verdiği 08.10.2015 tarihli ve E.2014/140, K.2015/85 sayılı kısmi iptal kararının, 24.11.2015 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe girdiğinden koşulları oluşması halinde infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.
Sanık ve katılan beyanları ile dosya kapsamına göre, suçun sanık tarafından işlendiği sabit olmakla bu gerekçelere dayanan mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik bulunmamıştır.



Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre; sanığın hakkında mahkumiyete yeterli delil bulunmadığına ilişkin sair temyiz itirazlarının reddine ancak;
Hapis cezası alt sınırdan tayin edildiği halde, adli para cezası belirlenirken yeterli ve yasal gerekçe gösterilmeksizin, aynı gerekçeyle tam gün sayısının asgari hadden uzaklaşılması suretiyle belirlenerek sanıklara fazla ceza tayini,
Kanuna aykırı olup, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. Maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden duruşma yapılmasını gerektirmeyen bu hususun aynı kanunun 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hüküm fıkrasında yer alan ”120 gün", “60 gün” ve“50 gün” ”10.000 TL" terimlerinin çıkartılarak yerine, sırasıyla "5 gün", ”2 gün", "1 gün ”20 TL ” ibareleri eklenmesi suretiyle sair yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 28.04.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.










Hemen Ara