Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2013/28349 Esas 2016/4126 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
15. Ceza Dairesi
Esas No: 2013/28349
Karar No: 2016/4126
Karar Tarihi: 28.04.2016

Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2013/28349 Esas 2016/4126 Karar Sayılı İlamı

15. Ceza Dairesi         2013/28349 E.  ,  2016/4126 K.
"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma
.

Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçundan sanıkların mahkumiyetlerine ilişkin hükümler, sanıklar tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Müşteki firma olan .... ve ... yetkilisi ... taşıma işlerini üstlendiği ....Şirketine ait malların nakliyesi amacıyla sanık ... ile anlaştıkları, sanığın kendi adına kayıtlı .... plaka sayılı araca endrüstriyel yağ emtiasını yüklediği, ancak kamyonun yolda arıza yapması nedeniyle diğer sanık ..."ın sanık ... ile işbirliği içerisinde yüklediği malları, satmak amaçlı götürdüğü gıda ticareti yapan tanık ... ait iş yerinin önünde malı satamadan kolluk görevlilerince yakalandığı olayda, eylemin teşebbüs aşamasında kaldığı gözetilmeyerek tamamlanmış suç olarak kabulü ile hüküm kurulması,
Kabule göre de,
TCK"nın 53.maddesinin 3.fıkrası uyarnca 53/1-c bendindeki "velayet hakkından; vesayet ve kayyımlığa ait bir hizmetten bulunmaktan yoksunluğun" sadece sanığın kendi altsoyu yönünden koşullu salıverme tarihine kadar süreceği, altsoyu haricindekiler yönünden ise yoksunluğun hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar devam edeceği gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesi,
Kanuna aykırı olup, sanıkların temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu nedenlerle, 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesine istinaden uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 28/04/2016 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.
Karşı Oy

Karşı Oy

Yargıtay .... 28.04.2016 tarih ... karar sayılı ilamı ile Kemalpaşa ... Mahkemesinin .... E.K.sayılı hizmet nedeni ile güveni kötüye kullanma suçuna ilişkin mahkumiyet hükmünün, Yüksek 15. Ceza Dairesince, eylemin teşebbüs aşamasında kalması sebebi ile Bozulmasına ilişkin kararda, Sayın daire çoğunluğu ile uyuşmazlığımız, sanıkların eylemlerinin nitelendirilmesine yöneliktir.
... firmasının taşıma işi nedeni ile kendi firmalarının elemanı olmayan sanık ... ile anlaştıkları, sanığın .... plakalı kendi adına kayıtlı bulunan kamyona .... firmasının yükünü taşımakla yükümlü olduğu, endüstriyel yağ emtiasını ...götürmek amacıyla yüklediği, kamyonun ... kimliğini kullanan kişi tarafından kullanıldığı, bu kişinin sanık ..."nın şoförü olduğu, sanık ..."nın daha önceden anlaştığı diğer sanık ... ile yükü aldıktan sonra .... girişinde bir akaryakıt istasyonunda buluştukları, burada sanık ..."nin aracında bulunan yükün sanık ..."ın aracına yüklendiği, sanık ..."ın yüklü araba ile bir gün süre ile bu petrol istasyonunda kaldığı, ..."nın ise kendisi buradan İzmir"e hareket edip .... başka bir şahsa ait hurdayı yüklediği ve bunu götürmek yerine, bu yükü başka bir şahsa sattığı bu sırada sanıklardan .... sanık ..."nin istemi üzerine aracını ... küçük sanayi sitesine park ederek otelde kalmaya başladığı, sanık ..."nin ardından .... giderek boya yüklediği, bunu da teslim etmeyip, .... satmak amacı ile bir depoya bıraktığı, akabinde, .... girişinde ... köyünde yağ ticareti yapan bir şahısla sanık ..."ın aracında yüklü bulunan yağları 4.000 TL peşin 8.000 TL bir ay vadeli çek karşılığında sattığı ve sanık ..."ı arayarak yağı satmış olduğu toptancının deposunun önünde buluştukları, sanık ..."ın burada yağ yükünü indirmeye başladığı sırada sanık ..."nin olay yerinden ayrıldığı, akabinde yapılan ihbarla her iki sanığında yakalandığı şeklindeki olayda; düşüncem sanıklar ... ve ..."nın eylemlerinin tamamlandığına dairdir. Şöyle ki;
Güveni kötüye kullanma suçu madde metninde açıklandığı gibi kişilerin mülkiyet hakkının korunmasını amaçlayan bir suç tipidir. Ancak, söz konusu suç un oluşabilmesi için eşya üzerinde mülkiyet hakkına sahip olan kişi ile lehine zilyetlik tesis edilen kişi arasında bir sözleşme ilişkisi mevcuttur. Bu sözleşme ilişkisi ile bağdaşmayan kasıtlı tasarruflar cezai yaptırım altına alınmıştır.
Güveni kötüye kullanma suçunun konusu taşınır veya taşınmaz maldır. Bu mal üzerinde fail lehine zilyetlik tesis edilmiş olup, fail suç konusu malın maliki değildir. Faile bu zilyetlik devri aradaki hukuki ilişkinin niteliğine göre eşya üzerinde bazı tasarruflarda bulunma hak ve yetkisin vermektedir.
Söz konusu suçun oluşabilmesi için failin suç konusu mal üzerinde, kendisinin veya başkasının yararına olarak, zilyetliğin devri amacı dışında tasarrufta bulunması veya bu devir olgusunu inkar etmesi gerekir.
Bu suç tipinde teşebbüs hususuna gelirsek; bilindiği gibi ceza kanunlarının özel kısmında düzenlenmiş olan suçlar belli bir süreç içerisinde gerçekleştirilmektedir. Bu süreçte fail, belli bir suçu işlemekle karar vermekte daha sonra bunun icrasına yönelik hazırlık yapmakta ve nihayet icra hareketlerinin icrasıyla veya neticenin gerçekleştirilmesiyle suç tamamlanmaktadır. İcrasına başlanan ancak elde olmayan sebeplerle tamamlanamayan suçlara teşebbüs halinde kalmış suçlar denilmektedir. (koca- üzülmez genel hükümler b.6 s. 392)
Ceza Kanunlarında teşebbüs suç tiplerine göre farklılıklar teşkil etmektedir. Bu suçlardan, ani suç tipine uygun bulunan güveni kötüye kullanma suçunda, suça teşebbüs olanaklı değildir. Eylemin sonuçlarının devam etmesi bu suçun ani ve kesintisiz suç niteliğini kazandırmaz. Zilyetliğin devri amacı dışında tasarrufta bulunulduğu veya bu devir bulgusunun inkar edildiği anda suç tamamlanır.
Öngörülen seçimlik hareketler gerçekleştikten sonra, suç konusu malın geri verilmesi veya tazmini güveni kötüye kullanma suçunu oluşmasını önleyemez, ancak bu durumda TCKnun 168. maddesinde izah edilen etkin pişmanlık hükümleri unsurları oluşması halinde uygulanabilir.
Yukarıdaki izahat ışığında uyuşmazlığa konu olayda sanık ..."nın İzmir"den İstanbul"a götürmek amacıyla sözleşmeyle üzerine aldığı endüstriyel yağları teslim etme noktasına götürmeyerek .... buluştuğu diğer sanık ..."nın aracına nakledip bu aracı iki gün süre ile .... bekleterek söz konusu yağları toptancılardan birisine satmış ve malı indirirken yapılan ihbar üzerine yakalanmışlardır.
Sanık ..."nın malı süresinde teslim etmediği dosyadan anlaşılmaktadır. Zaten teslimatın gerçekleşmemesi üzerine taşıyıcı firma müfettiş görevlendirmiş, bu müfettişin yapmış olduğu aramalar sırasında söz konusu araç yakalanmıştır.
Sanık ... suça konu yağları diğer sanığın aracına yükletmiş ve bu sanığı iki gün süre ile .... araçla birlikte bekletmiştir. Bu sırada kendisi benzer iki suç daha işlemiş bu suçların tamamlanmasından sonra ... girişinde suça konu yağları bir toptancıya satmış ve boşaltması amacıyla sanık ..."ı haberdar etmiş birlikte yağın boşalacağı depoya gitmişlerdir. Bu sırada sanık ... olay yerinde ayrılmış sanık ... yağı boşaltmaya başlamış, akabinde ihbar üzerine yakalanmışlardır.
Suçun oluşum anı, zilyetlik iradesinin sona erdiği, yükün mal edinme amacıyla diğer sanık ..."ya ait araca yüklendiği andır. Malın daha sonra yakalanması suçun tamamlanmasına engel olamaz.
Sanık ... müşteki firma ile yapmış olduğu hukuki sözleşme sonucu zilyetliği devr aldığı malları zilyetliğin devri amacı dışında süresinde teslim etmemiş ve bu malları satmıştır. Bu sebeple suç tamamlanmıştır. Artık malların yakalanması TCK.nun 168. maddesi kapsamında değerlendirilmelidir.
Yukarıdaki izahat ışığında Yargıtay 15. Ceza Dairesinin anılan kararının usul ve yasaya aykırı olduğu, ilk derece mahkemesinin suçun tamamlandığına ilişkin kararın Onanması gerektiği düşüncesiyle Sayın çoğunluğun karına muhalifim.









Hemen Ara