Esas No: 2021/17481
Karar No: 2022/2952
Karar Tarihi: 25.05.2022
Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2021/17481 Esas 2022/2952 Karar Sayılı İlamı
3. Ceza Dairesi 2021/17481 E. , 2022/2952 K."İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN;
Mahkemesi :Ceza Dairesi
İlk Derece Mahkemesi : Sakarya 5. Ağır Ceza Mahkemesinin 27.12.2018 tarih ve 2018/203 - 2018/412 sayılı kararı
Suç : Silahlı terör örgütüne bilerek ve isteyerek yardım etme
Hüküm : CMK'nın 223/2-e maddesi gereğince beraate yönelik istinaf başvurusunun esastan reddi
Bölge adliye mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle;
Temyiz edenlerin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebeplerine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü;
Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi;
I-Ayrıntıları Dairemizin 09.04.2018 tarih ve 2018/125 esas 2018/1049 karar sayılı kararında belirtildiği üzere;
CMK'nın 188/1. maddesinde; "Duruşmada, hükme katılacak hakimler ve Cumhuriyet savcısı ile zabıt katibinin ve kanunun müdafiiliği kabul ettiği hallerde müdafiinin hazır bulunması şarttır." şeklinde duruşmada hazır bulunması gerekenler gösterilirken "Zorunlu müdafiiyi" mahkeme heyetinden saymıştır.
CMK'nın 289. maddesinin 1-a-e bendlerinde, kanuna kesin aykırılık halleri içinde, "Mahkemenin kanuna uygun olarak teşekkül etmemiş olması ile Cumhuriyet savcısı veya duruşmada kanunen mutlaka hazır bulunması gereken kişilerin yokluğunda duruşma yapılması" gösterilmiştir. Temyiz denetiminde bu madde kapsamındaki hukuka aykırılıklar temyiz kapsamında gösterilmiş olmasa da resen incelenecektir. (CMK 289/1)
Bu açıklamalar doğrultusunda, somut olayda;
Silahlı terör örgütü üyeliği suçundan yargılanan sanığın, yargılama aşamasında
kendisinin seçtiği bir müdafii bulunmadığı gibi CMK'nın 156. maddesi gereğince re'sen müdafii görevlendirilmeyerek bulunduğu hal nedeniyle, delillere erişme ve savunma hazırlama imkanları itibariyle çelişmeli yargılamanın gereği olan "silahların eşitliği" ilkesinin ve Anayasanın 36, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 6. maddeleri ile teminat altına alınan adil yargılama hakkının ihlali sonucunu doğuracak biçimde, adaletin selameti açısından gerekli olan müdafiinin hukuki yardımından yararlandırılmadan yargılama yapılıp sorgusu tespit edilme ve hüküm kurulmak suretiyle savunma hakkının kısıtlanması yukarıda izah edilen mevzuat ile CMK'nın 188/1 ve 289/1-a-e maddelerine muhalefet edilmesi,
II-Sanığın Bank Asya'daki 2014 yılı öncesi, geçmişe sari hesap kayıtları da getirtilip, 2014 yılı öncesi ve sonrası hesap kayıtları üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılıp, her iki döneme ait hesap kayıtları kıyaslanarak 2014 yılındaki hesap açma işlemlerinin örgüt liderinin talimatı doğrultusunda ve bu talimata uygun yapılıp yapılmadığı, her türlü kuşkudan uzak olarak tespit edildikten sonra sonucuna göre suç kastının ve hukuku durumun tayin ve takdiri gerekirken, eksik araştırma ve inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi,
III-Sanık ile ilgili UYAP'ta bulunan örgütlü suçlar bilgi havuzunda araştırma yapılarak herhangi bir şüpheli beyanı bulunup bulunmadığı var ise getirtilip duruşmada sanık ve müdafiine okunup CMK'nın 217. maddesi uyarınca diyeceklerinin sorulduktan sonra sonucuna göre hukuki değerlendirme yapılarak bir karar verilmesi gerekirken bu hususun gözetilmemesi,
Kanuna aykırı, Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi Cumhuriyet savcısının, temyiz talebi bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, bu sebeplerden dolayı hükmün BOZULMASINA, 28.02.2019 tarihinde yürürlüğe giren 20.02.2019 tarih ve 7165 sayılı Kanunun 8. maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanunun 304. maddesi uyarınca dosyanın Sakarya 5. Ağır Ceza Mahkemesine, kararın bir örneğinin bilgi için Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 25.05.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.