21. Ceza Dairesi 2015/74 E. , 2015/1936 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik
HÜKÜM : Beraat
1-Katılan vekilinin dolandırıcılık suçundan kurulan hükme yönelik temyiz itirazları incelemesinde;
5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 7 ve 5252 sayılı Türk Ceza Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanunun 9. maddeleri hükmü karşısında; sanıklara yüklenen “nitelikli dolandırıcılık” suçunun yasada gerektirdiği cezanın türü ve üst sınırı itibariyle tabi olduğu, suç tarihinde yürürlükte bulunan ve lehe olan 765 sayılı TCK"nun 102/4 ve 104/2. maddelerinde öngörülen dava zamanaşımının, suçun işlendiği en son 28.03.2005 tarihinden temyiz inceleme tarihine kadar gerçekleştiği anlaşılmış, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan yeniden yargılamayı gerektirmeyen bu hususta CMUK"nun 322. maddesinde öngörülen yetkiye dayanılarak karar verilmesi mümkün olduğundan, sanıklar hakkındaki kamu davasının gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle 765 sayılı TCK"nun 102/4, 104/2 ve 5271 sayılı CMK"nun 223/8. maddeleri uyarınca tebliğnamedeki istem gibi DÜŞÜRÜLMESİNE,
2-Katılan vekilinin resmi belgede sahtecilik suçundan kurulan hükme yönelik temyiz itirazları incelemesine gelince;
Sanıkların atılı resmi belgede sahtecilik suçunu kabul etmemeleri, Adli Tıp Kurumundan alınan 05.12.2011 tarihli raporda suça konu reçetelerdeki yazı, imza ve rakamların sanıkların el ürünü olmadığına ilişkin tespit karşısında gerçeğin kuşkuya yer bırakmayacak şekilde belirlenmesi açısından; sanık ... ve tanık ..."in beyanlarında geçen ... ile ... isimli kişilerin tespit edilip iddia konusu olayla ilgili detaylı beyanları alınarak, sanıklar ile irtibatlarının tespiti ile ... ve ... ile sanık ..."in eczanesinde çalıştıkları tespit edilen ... ve ..."ın elyazı, rakam ve imzaları karşılaştırılmak suretiyle suça konu reçeteler ve sağlık raporlarındaki yazı ve imzaların aidiyeti konusundan bilirkişi raporu alındıktan sonra sonucuna göre sanıkların hukuki durumlarının takdir ve tayini gerekirken eksik inceleme ve araştırma sonucunda yazılı şekilde karar verilmesi,
Yasaya aykırı, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi uyarınca isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 11.06.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.