Hakaret - Yargıtay 18. Ceza Dairesi 2015/11294 Esas 2015/13753 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
18. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/11294
Karar No: 2015/13753
Karar Tarihi: 16.12.2015

Hakaret - Yargıtay 18. Ceza Dairesi 2015/11294 Esas 2015/13753 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Sanık, katılanın cep telefonundan arayarak onur, şeref ve saygınlığını rencide edecek nitelikte mesajlar çektiği gerekçesiyle hakaret suçundan mahkum edilmiştir. Ancak mahkeme kararı, gerekçesi yetersiz olduğu ve hükme esas alınan deliller açıkça gösterilmediği için bozulmuştur. Ayrıca, TCK'nın 53/1-b maddesindeki hak yoksunluğu uygulanamayacağı belirtilmiştir. Kararda Anayasanın 141/3, CMK'nın 34, 230 ve 1412 sayılı CMUK'nın 308/7. maddeleri üzerinde durulmuştur. Bu maddeler, mahkeme kararlarının inandırıcı ve temyiz denetimine uygun olması, tüm verilerin gerekçeye yansıtılması, sanığın eylemlerinin suç unsurlarının belirtilmesi ve hükme esas alınan delillerin açıkça gösterilmesi gerekliliğini vurgulamaktadır.
18. Ceza Dairesi         2015/11294 E.  ,  2015/13753 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Hakaret
    HÜKÜM : Mahkumiyet




    Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü;
    Temiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede, başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
    Ancak;
    1- Anayasanın 141/3, CMK’nın 34, 230 ve 1412 sayılı CMUK’nın 308/7. maddeleri uyarınca, mahkeme kararlarının sanıkları, mağdurları, Cumhuriyet Savcısını ve de herkesi inandıracak ve temyiz denetimine olanak verecek biçimde olması, Yargıtay"ın gerekçelerde tutarlık denetimini yapabilmesi için; kararın dayandığı tüm verilerin bu veriler konusunda mahkemenin ulaştığı sonuçların, iddianamenin, savunma ile mağdur ve tanık anlatımlarına ilişkin değerlendirmelerin, hangi kanıtlara hangi nedenle üstünlük tanındığının açık olarak kurulacak hükmün gerekçesine yansıtılması ve mahkemece ulaşılan vicdani kanı sonucunda, sanığın hangi eylemlerinin suç sayıldığı açıklandıktan sonra kabul edilen bu eylemlerin hukuki nitelendirilmesinin yapılması ve hükme esas alınan ve reddedilen delillerin açıkça gösterilmesi gerekir.
    Yargılamaya konu somut olayda; sanığın katılanı cep telefonundan aradığı ve katılanın cep telefonuna onur, şeref ve saygınlığını rencide edecek nitelikte mesajlar çektiği gerekçesiyle cezalandırılmasına karar verildiği, katılanın kolluk aşamasında, sanığın kendisini cep telefonundan arayarak sinkaflı şekilde hakaret ettiğini ancak gönderdiği mesajda sadece “aç telefonu” yazdığını belirttiği, katılanın cep telefonundaki kayıtlar ile ilgili olarak tutulan 31.10.2012 tarihli tutanağın, katılanın beyanı doğrultusunda olduğu ve mesaj içeriğinde herhangi bir hakaret sözünün olmadığının tespit edildiği, bunun yanında sanığın telefonda katılana hakaret ettiğine dair katılanın soyut beyanı dışında bir delilin de bulunmadığı anlaşılmakla, hakaret suçunun ne şekilde oluştuğu açıklanmadan ve hükme esas alınan deliler açıkça gösterilmeden, yetersiz gerekçeyle sanığın mahkumiyetine karar verilmesi
    2- Kabule göre de,
    TCK’nın 53/1-b madesinde yer alan hak yoksunluğunun uygulanmasına ilişkin hükmün Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarihli ve 2014/140 Esas, 2015/85 Karar sayılı hükmüyle iptal edilmesi nedeniyle uygulanma olanağının ortadan kalkmış olması,
    Kanuna aykırı ve O Yer Cumhuriyet Savcısının temyiz nedenleri yerinde görülmekle, tebliğnameye uygun olarak HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 16.12.2015 tarihinde oy birliği ile karar verildi.


    Hemen Ara