Esas No: 2015/14981
Karar No: 2016/4027
Karar Tarihi: 27.04.2016
Resmi belgeyi bozma - yok etme veya gizleme - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2015/14981 Esas 2016/4027 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Giresun ,,,. Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Resmi belgeyi bozma, yok etme veya gizleme
Resmi belgeyi bozma, yok etme veya gizleme suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm sanık müdafi tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanığın, ........ ....... binasında bulunan ve kendisinin memur olarak çalıştığı muhasebe bölümüne ait odaya gelerek, burada bulunan muhasebe evraklarını yakması şeklinde gerçekleştirdiği iddia edilen olayda;
1-Ayrıntıları Yargıtay Ceza Genel Kurulunun ..... gün, ...., ..... gün, ....., ....... gün, ........, ......... gün, ........ ve ......... gün 173/........ sayılı kararlarında ve benzer nitelikteki içtihatlarında açıklandığı üzere; 5271 sayılı CMK’nın 225. (1412 sayılı CMUK’nun 257 ve 150) maddesi uyarınca hükmün konusunun iddianamede gösterilen fiilden ibaret olması ve ek savunma verilerek başka bir suçtan yargılama yapılarak mahkumiyet kararı verilmesinin mümkün olmaması karşısında, somut olayda sanık hakkında resmi belgeyi bozma, yok etme veya gizleme suçundan açılmış kamu davası bulunmadığı, sanık hakkındaki iddianamenin nitelikli mala zarar verme suçuna ilişkin olduğu ve sanığın muhasebe evraklarını ve odadaki eşyaları yakması şeklinde gerçekleştirdiği eylemin 5237 sayılı TCK"nın 152/1-a, 152/2-a maddelerinde belirtilen yakarak kamu malına zarar verme suçunu oluşturduğu ve beliritlen maddeler gereğince mahkumiyet hükmü verilmesi gerektiği gözetilmeksizin, sanık hakkında açılmış bir dava bulunmamasına rağmen resmi belgeyi bozma, yok etme veya gizleme suçundan yargılama yapılarak sanık hakkında mahkumiyet kararı verilmesi,
2-Sanığın, kovuşturma aşamasında zararın tamamını giderdiği anlaşılmakla, 5237 sayılı TCK"nın 168. maddesi gereğince etkin pişmanlık hükümleri ile kayden sabıkasız olan sanık hakkında ile 5271 sayılı CMK’nın 231. maddesinin 6. fıkrasının (b) bendinde belirtilen “sanığın kişilik özellikleri ile duruşmadaki tutum ve davranışları göz önünde bulundurularak yeniden suç işlemeyeceği hususunda kanaate varılması” koşulunun oluşup oluşmadığı hususunun karar yerinde değerlendirilerek, sonucuna göre hukuki durumunun belirlenmesi gerekirken, hatalı uygulanan kanun maddesi sonucu ceza miktarı itibarı ile hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmesi,
Kabule göre de;
5237 sayılı TCK"nın 205. maddesinde belirtilen suçun oluşması için, gerçek bir resmi belgenin bozulması ya da yok edilmesi gerektiği, sanığın Cumhuriyet savcısı huzurundaki beyanında, evrak asıllarının bilgisayarda kayıtlı olduğu için tekrar oluşturulabilecek nitelikte evraklar olduğunu beyan ettiği anlaşılmakla, yakılan evrakların gerçek resmi belge olup olmadığı ve suçun kanuni unsurunun oluşup oluşmadığı araştırılıp değerlendirilmeksizin, yazılı şekilde mahkumiyet hükmü kurulması,
Kanuna aykırı olup, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden 5320 sayılı Kanun"un 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, 27/04/2016 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.