Esas No: 2021/13448
Karar No: 2022/3103
Karar Tarihi: 31.05.2022
Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2021/13448 Esas 2022/3103 Karar Sayılı İlamı
3. Ceza Dairesi 2021/13448 E. , 2022/3103 K."İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ceza Dairesi
İlk Derece Mahkemesi : Bursa 10. Ağır Ceza Mahkemesinin 17.10.2018 tarihli ve 2018/46 - 2018/189 sayılı kararı
Suç : Örgüte bilerek ve isteyerek yardım etme
Hüküm : TCK’nın 220/7 maddesi delaletiyle 314/2, 220/7, 3713 sayılı Kanunun 5, TCK’nın 62, 53 maddeleri gereğince kurulan mahkumiyet hükmüne ilişkin istinaf başvurusunun düzeltilerek esastan reddi
Bölge adliye mahkemesince kesin olarak verilen hüküm, 24.10.2019 tarihinde Resmî Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 7188 sayılı Kanunun 29. maddesi ile 5271 sayılı CMK’nın 286. maddesine eklenen üçüncü fıkradaki düzenleme gereğince temyiz yolunun açılması üzerine anılan Kanuna eklenen geçici 5. maddesinin 1/f bendinde belirtilen süre içerisinde temyiz edilmekle;
Temyiz edenlerin sıfatı, başvuruların süresi, kararın niteliği ve temyiz sebeplerine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü;
Temyiz taleplerinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi;
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanık müdafiinin ve sanığın eşinin temyiz dilekçelerinde ileri sürdükleri nedenler yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddine, ancak;
Hükmün birinci maddesinde temel cezanın “5237 sayılı TCK’nın 314/3. ve 220/7. maddeleri delaletiyle TCK’nın 314/2. maddesi” olarak tayin edilmesi gerektiği gözetilmeden uygulama maddesinin “TCK’nın 220/7. maddesi delaleti ile TCK’nın 314/2. maddesi” olarak gösterilmesi,
Kanuna aykırı, sanık müdafiinin ve sanığın eşinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten BOZULMASINA, ancak yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususların CMK’nın 303/1 maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan hükmün birinci maddesinden “220/7 maddesi yollamasıyla TCK’nun 314/2. maddesi” ibaresinin çıkarılarak yerine “314/3. ve 220/7. maddeleri delaletiyle TCK’nın 314/2. maddesi” ibaresinin yazılması suretiyle sair yönleri usul ve kanuna uygun bulunan hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 28.02.2019 tarihinde yürürlüğe giren 20.02.2019 tarih ve 7165 sayılı Kanunun 8. maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanunun 304. maddesi uyarınca dosyanın Bursa 10. Ağır Ceza Mahkemesine, kararın bir örneğinin bilgi için Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 31.05.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.