Esas No: 2020/16547
Karar No: 2022/18096
Karar Tarihi: 30.11.2022
Yargıtay 8. Ceza Dairesi 2020/16547 Esas 2022/18096 Karar Sayılı İlamı
8. Ceza Dairesi 2020/16547 E. , 2022/18096 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : 6136 sayılı Yasaya aykırılık
HÜKÜM : Mahkumiyet
Gereği görüşülüp düşünüldü:
Yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1-Dairemizin süregelen uygulamalarına göre; ele geçen suça konu vahim nitelikte olmayan mermilerin 1 ila 50 adet olması halinde 6136 sayılı Kanun'un 13/4, 51 ila 250 adet olması halinde 13/3, 251 ila 5000 adet olması halinde 13/1, 5001 ve üzeri olması durumunda ise 13/2. maddelerinde belirtilen suçu oluşturacağı cihetle, somut olayda, sanığın evinde yapılan aramada patlamaya elverişli 7.62 mm çapında toplam 20 adet merminin ele geçirildiği ve alınan kriminal raporda mermilerin 6136 sayılı Kanun’un ek-5 kapsamındaki nitelikli silahlardan atılabileceği gibi, Ek-5 kapsamına girmeyen silahlardan da atışının mümkün olduğu, vahim nitelikte olup olmadığının Mahkemenin takdirinde olduğunun belirtilmesi karşısında, sanığın eyleminin, şüpheden sanık yararlanır ilkesi uyarınca 6136 sayılı Kanun'un 13/4. maddesi kapsamında değerlendirilmesi gerekirken suç vasfında yanılgıya düşülerek aynı Yasanın 13/2. maddesi uyarınca fazla ceza tayini,
(1) nolu bozma nedenine bağlı olarak;
2-Hükümden sonra 02.12.2016 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanunun 12. maddesi ile değişik 5237 sayılı TCK.nın 75. maddesi uyarınca sanığa yüklenen yasak niteliği haiz mermi bulundurma suçunun temas ettiği 6136 sayılı Yasanın 13/4. maddesinde düzenlenen suçun ön ödeme kapsamına alındığı nazara alınarak, sanığın hukuki durumunun değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
3-Dairemizin 2020/2463 Esas sayılı dosyasında 01.10.2020 tarihli kararla, somut norm denetimi yoluyla iptal istemli başvuru üzerine Anayasa Mahkemesinin 14.01.2021 gün ve 2020/81 Esas, 2021/4 sayılı Kararı ile 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununa 17.10.2019 tarih ve 7188 sayılı Kanun'un 31. maddesiyle eklenen geçici 5. maddesinin "01.01.2020 tarihi itibariyle... hükme bağlanmış ve kesinleşmiş dosyalarda .... basit yargılama usulü uygulanmaz" bölümündeki "hükme bağlanmış" ibaresinin Anayasanın 38. maddesine aykırı olduğuna ve iptaline karar verilmiştir.
2709 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının 38. maddesinde suçun kanuniliği ve cezanın kanuniliği güvence altına alınmıştır. Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 7/1. maddesinde de aynı güvencelere yer verilerek "lehe kanunun uygulanması ilkesi" benimsenmiştir.
Maddi ceza hukukuna ilişkin hükümler içeren basit yargılama usulünün "hükme bağlanmış dosyalarda" uygulanmasını engelleyen 5271 sayılı CMK.nın geçici 5. maddesinin (d) bendindeki "hükme bağlanmış" ibaresinin basit yargılama usulü yönünden Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilmesi nedeniyle temyiz davasına konu dosyalarda lehe hükümler içeren CMK.nın 251/3. maddesinin uygulanması imkanının doğması ve bu konuda mahkemesince yeniden değerlendirme yapılması zorunluluğu,
Bozma gerektirmiş, sanık ve müdafinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi uyarınca uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.nın 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, 30.11.2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.