Dolandırıcılık - resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 21. Ceza Dairesi 2015/1506 Esas 2015/1897 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
21. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/1506
Karar No: 2015/1897
Karar Tarihi: 11.06.2015

Dolandırıcılık - resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 21. Ceza Dairesi 2015/1506 Esas 2015/1897 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Mahkeme, dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarından sanık hakkında verilen mahkumiyet hükmüne yapılan temyiz itirazını değerlendirdi. Resmi belgede sahtecilik suçundan zamanaşımı nedeniyle düşme kararı verilirken, dolandırıcılık suçundan mahkumiyet hükmü yerinde görüldü. Şikayetçi bankanın resmi belgede sahtecilik ve dolandırıcılık suçlarından kurulan hükümlere yönelen temyiz isteminin reddine karar verildi. Sanığın dolandırıcılık suçundan kurulan mahkumiyet hükmü ise yasada gerektirdiği cezasının türü ve üst sınırı itibariyle tabi olduğu 765 sayılı TCK'nun olağanüstü dava zamanaşımı süresi nedeniyle bozuldu ve kamu davası düşürüldü. Kanun maddeleri olarak 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 7. ve 5252 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun'un 9. maddeleri, TCK'nun 102/4, 104/2, 5271 sayılı CMK'nun 223/8. maddeleri ve CMUK'un 317., 321. ve 322. maddeleri belirtilmiştir.
21. Ceza Dairesi         2015/1506 E.  ,  2015/1897 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik
    HÜKÜM : 1-Resmi belgede sahtecilik suçundan zamanaşımı nedeniyle düşme 2-Dolandırıcılık suçundan mahkumiyet

    Sanığın temyiz isteminin, hakkında dolandırıcılık suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne münhasır olduğu görülerek yapılan incelemede;
    I- Şikayetçi ... Bankası A.Ş."nin sanık hakkında resmi belgede sahtecilik ve dolandırıcılık suçlarından kurulan hükümlere yönelen temyiz isteminin incelenmesinde;
    Sanığa yüklenen resmi belgede sahtecilik ve dolandırıcılık suçlarından şikayetçi ... Bankası A.Ş."nin doğrudan zarar görmediği, usulsüz olarak verilen ve hukuken geçerliliği bulunmayan katılma kararının da hükmü temyiz yetkisi vermeyeceği cihetle, şikayetçi vekilinin vaki temyiz isteminin 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca uygulanması gerekli 1412 sayılı CMUK"nun 317. maddesi uyarınca REDDİNE
    II-Sanığın hakkında dolandırıcılık suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelen temyiz itirazlarının incelenmesine gelince;
    5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 7 ve 5252 sayılı Türk Ceza Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanunun 9. maddeleri hükmü karşısında; sanığa yüklenen “dolandırıcılık"" suçunun yasada gerektirdiği cezasının türü ve üst sınırı itibariyle tabi olduğu, suç tarihinde yürürlükte olan ve sanık lehine olan 765 sayılı TCK"nun 102/4, 104/2. maddelerinde öngörülen 7 yıl 6 aylık olağanüstü dava zamanaşımının, suç tarihinden temyiz inceleme tarihine kadar gerçekleştiği anlaşılmış ve sanığın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan sair yönleri incelenmeyen hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, aynı Yasanın 322. maddesindeki yetkiye dayanılarak sanık hakkındaki kamu davasının gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle 765 sayılı TCK"nun 102/4, 104/2 ve 5271 sayılı CMK’nun 223/8. maddeleri gereğince istem gibi DÜŞÜRÜLMESİNE, 11.06.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Hemen Ara