Nitelikli dolandırıcılık - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2016/2189 Esas 2016/9787 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
15. Ceza Dairesi
Esas No: 2016/2189
Karar No: 2016/9787
Karar Tarihi: 22.12.2016

Nitelikli dolandırıcılık - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2016/2189 Esas 2016/9787 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Sanıklar, nitelikli dolandırıcılık suçundan yargılandıkları davada beraat etti. Sanıklar, hastanın sezaryanla ameliyat olup olmayacağı kararını doktorun vereceğini savunurken, bilirkişi raporuna göre hastanenin sezaryan oranı yüksek olduğu ancak acil durumun olup olmadığı belirsizdi. Mahkeme, kesin ve inandırıcı bir delil elde edilemediğinden dolandırıcılık suçunun oluşmadığına karar verdi. Kanun maddeleri açısından ise detaylı bilgi verilmedi.
15. Ceza Dairesi         2016/2189 E.  ,  2016/9787 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık
    HÜKÜM : Beraat

    Nitelikli dolandırıcılık suçundan sanıkların beraatine ilişkin hükümler, katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    Doktor olan sanıklar savunmalarında, suçlamaları kabul etmeyip, söz konusu sezeryan ameliyatlarında bir hastanın sezeryanla ameliyat olup olmayacağının o anda müdahale eden doktorun en iyi bileceğini savundukları, bozma sonrası alınan bilirkişi raporunda, ...Hastanesi"nde 01/08/2005-30/12/2005 tarihleri arasında toplam 411 doğum yaptırıldığı ve sezaryan oranının %59.6 olduğu, 01/01/2006 -31/10/2006 tarihleri arasında toplam 703 doğum yaptırıldığı ve sezaryen oranının %56.7 olduğu, dosyadaki verilerden sezaryenlerinin kaçının acil olup olmadıklarının anlaşılamadığı, ayrıca mevcut yönetmelikte olan ve bir kurumda ancak acil sezaryenlerin yapılması uygulamasının bilimsel ve pratik bir uygulama olamayacağının belirtildiği, bu durumda ilgili kurumun sözleşmeye aykırı davrandığının tespiti halinde, sözleşmenin tarafı olan kamu kurumunun sözleşme hükümleri gereğince idari yaptırım uygulanabileceği, buna göre, sanıkların dolandırıcılık kastıyla hareket ettiklerine ilişkin şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı bir delil elde edilemediği gerekçesine dayanan mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir.
    Bozmaya uyularak, yapılan yargılama sonunda, yüklenen suç yönünden gerekçesi gösterilerek mahkemece kabul ve takdir kılınmış olduğundan, katılan vekilinin suçun oluştuğuna ilişkin temyiz itirazlarının reddiyle, beraate ilişkin hükümlerin ONANMASINA, 22.12.2016 tarihinde oy birliği ile karar verildi.






    Hemen Ara