Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2011/10430 Esas 2011/13477 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2011/10430
Karar No: 2011/13477
Karar Tarihi: 22.12.2011

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2011/10430 Esas 2011/13477 Karar Sayılı İlamı

1. Hukuk Dairesi         2011/10430 E.  ,  2011/13477 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : KOCAELİ 4. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    TARİHİ : 27/05/2010
    NUMARASI : 2009/205-2010/150

    Taraflar arasında görülen davada;
    Davacı, kayden paydaşı olduğu 922 parsel sayılı taşınmaz üzerine kır lokantası inşa ettiğini ve içini buna göre tefriş ettiğini, davalının hiçbir hakkı olmadığı halde lokantayı işgal ederek işlettiğini, daha sonra kiralamak istediğini bildirdiği halde tanzim edilen kira aktini de imzalamadığını ileri sürerek, elatmanın önlenmesine, içindeki eşyalarla birlikte kendisine teslimine ve ecrimisile karar verilmesini istemiştir.
    Davalı, çekişme konusu yeri davacıdan kiralayan .. Turizm Yat. Ltd. Şirketinden alt kiracı olarak devraldığını, işgalci olmadığını belirterek, davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, subut bulmayan davanın reddine karar verilmiştir.
    Karar, davacı vekili tarafından süresinde duruşma istekli temyiz edilmiş olmakla, duruşma günü olarak saptanan 11.2.2011 Salı günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden vekili Avukat ... geldi, davetiye tebliğine rağmen temyiz edilen vekili Avukat gelmedi, yokluğunda duruşmaya başlandı, süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelen vekilin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi, iş karara bırakıldı. Bilahare Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü:
    Dava, çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi ve ecrimisil isteğine ilişkindir.
    Mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir.
    Dosya içeriği ve toplanan delillerden; çekişme konusu 922 parselde sayılı çalılık vasfında taşınmazın paylı mülkiyet üzere kayıtlı olduğu, davacı ile dava dışı kişilerin taşınmazda paydaş bulundukları, davacının taşınmaz üzerine kır lokantası inşa ettiğini ve içini de buna göre tefriş ettiğini, davalının hiç bir hakkı olmadığı halde lokantayı işgal ederek işlettiğini ileri sürerek eldeki davayı açtığı, davalının anılan yeri ...Turizm Yat. Ltd. Şirketinden alt kiracı olarak devraldığını ve işgalci olmadığını; davanın reddini savunduğu, dosya arasına alınan belgelerden; davacının yeri 15.07.2004 başlangıç tarihli kira sözleşmesine istinaden yetkilisi olduğu ... Turizm Yatırımları Tic. Ltd Şirketine kiraya verdiği, sağlık sorunları sebebi ile şirketin başkanlığından ayrıldığı, aynı zamanda dava konusu yeri kiraya verme konusunda arkadaşı ve ortağı olan A. Tevfik Tandoğan"ı Kocaeli 5. Noterliği"nin 27.08.2004 tarihli vekaletnamesi ile vekil tayin ettiği, vekil ile ...Turizm Yatırımları Tic. Ltd. Şirketi arasında 14.06.2005 tarihli ek kira sözleşmesi yapıldığı, daha sonra sözkonusu firmanın taşınmazı 21.01.2008 başlangıç tarihli kira sözleşmesi ile davalıya kiraya verdiği, mahkemece yapılan yargılama sonunda; davacı ile ...Turizm firması arasında kira ilişkisi mevcut olduğu, davalının da alt kiracı olup işgalci olmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verildiği anlaşılmaktadır.
    Bilindiği üzere; Belediye Teşkilatı olan yerlerle, liman ve istasyonlardaki gayrimenkullerin (musakkaf olmayanları hariç) kiralanmalarında, kiralıyanla kiracı arasındaki hukuki münasebetlerde 6570 Sayılı Gayrimenkul Kiraları Hakkında Kanun ile, Borçlar Kanununun 6570 Sayılı Kanuna aykırı olmayan hükümleri tatbik edilir.
    6570 Sayılı Yasanın 12. maddesinde de açıkça; " Kiracı mukavelede hilafına sarahat olmadıkça, kiralan yeri kısmen veya tamamen başkasına kiralayamaz yahut istifade hakkını veya mukavelesini başkasına devredemez veyahut kendisi gayrimenkulü bırakmış olduğu halde hiç bir sebeple bu yeri kısmen veya tamamen başkalarına işgal ettiremez " düzenlemesine yer verilmiştir.
    Somut olaya gelince; Kocaeli, Merkez, Maşukiye Mahallesinde yeralan çekişme konusu taşınmazın tapuda vasfının çalılık olmasına rağmen, mahallinde yapılan uygulama neticesinde düzenlenen teknik bilirkişi raporuna göre, üzerinde taş ve ahşaptan yapılma 206 m2 taban alanlı lokanta binasının bulunduğunun tespit edildiği ve belirlenen bu niteliğe göre dava konusu yerin kiralanması hususunda 6570 Sayılı Kanun hükümlerinin uygulanacağının kuşkusuz olduğu, o halde; kiralanan yerin kiracı tarafından başkasına (alt kiracıya) kiraya verilebileceği konusunda davacı ve vekili ile şirket arasında düzenlenen kira sözleşmesi ile ek kira sözleşmesinde açık bir düzenleme bulunmaması sebebi ile, ek kira sözleşmesine hukuksal değer atfedilmeyeceği davalının çekişme konusu yerde haksız işgalci olduğunun kabulü gerekir.
    Hal böyle olunca; elatmanın önlenmesi isteğinin kabulüne ve yukarıda belirtilen hususlar doğrultusunda değerlendirme yapılarak davacının ecrimisil isteği hususunda da olumlu veya olumsuz bir karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile yazılı olduğu üzere karar verilmesi doğru değildir.
    Davacı vekilinin belirtilen sebeplerle temyiz itirazları yerindedir. Kabulüyle hükmün (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK."nın 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 03.12.2010 tarihinde yürürlüğe giren Avukatlık Ücret Tarifesinin 14. maddesi gereğince gelen temyiz eden vekili için 825.00.-TL. duruşma avukatlık parasının temyiz edilenden alınmasına, 22.12.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

     

    Hemen Ara