Esas No: 2011/9777
Karar No: 2011/13463
Karar Tarihi: 22.12.2011
Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2011/9777 Esas 2011/13463 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : SARIOĞLAN ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 19/10/2010
NUMARASI : 2009/9-2010/157
Taraflar arasında görülen davada;
Davacı, 1957 yılından önce köyün su ihtiyacını karşılamak amacı ile üzerinde su kuyusu açılan ve su pompası dinamosu bulunan ve bilahare belediyece 1975 yılında elektrik trafo binası yaptırılan 282 ada 10 parsel sayılı taşınmazın devletin mülkiyetinde olması gerektiğini ileri sürerek, tapunun iptali ile Hazine adına tescilini istemiştir.
Davalı, elektrik trafo binasının yer aldığı alan dışındaki bölümler yönünden davayı kabul etmediğini beyan etmiştir.
Davanın kabulüne dair verilen karar, Dairece;"... tapu iptali ve tescil isteğinin 10 nolu parselin tamamına yönelik bulunduğu, davacı Hazine temsilcisinin talebinin bir kısmında sarfı nazır ettiğinin kabul edilebilmesi için 4353 sayılı Yasa gereğince kendisine usulüne uygun olarak ilgili makamca yetki verilmesi gerektiği, böyle bir yetki olmaksızın Hazine temsilcisinin beyanına göre karar verilmiş olmasının doğru olmadığı, o halde geçerli yetki belgesinin davacıdan istenmesi, böyle bir yetki belgesi verilmediği takdirde taşınmazın tamamı bakımından inceleme ve araştırma yapılarak sonuca göre karar verilmesi..." gereğine değinilerek bozulmuş, mahkemece bozmaya uyulup yeniden yapılan yargılama sonucunda davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Karar, davacı Hazine vekili ile davalı tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü.
Dava, tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir.
Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Dosya içeriği ve toplanan deliller ile çekişme konusu 282 ada 10 parsel sayılı taşınmazın zilyetliğe dayalı olarak senetsizden davalı adına tespit ve 28.01.1999 tarihinde tescil edildiği, mahkemece ilk kararın bozulmasından sonra yapılan araştırma ve inceleme neticesinde taşınmaz içerisinde mevcut trafonun bulunduğu alan bakımından iptal ve Hazine adına tescile karar verilmiş olmasında kural olarak bir isabetsizlik bulunmadığı anlaşılmakla; davacının bu yöne değinen temyiz itirazları ile davalının ilk kararı temyiz etmediği nazara alınarak tüm temyiz itirazlarının reddine.
Ancak, mahkemece verilen ilk kararda toplam 46.22 m²"lik alanın hazine adına tesciline ve toplam 21.01m²"lik alanın yol olarak terkinine hükmedildiği ve anılan bu kararın sadece hazine tarafından temyizi üzerine Dairece hükmün bozulduğu; başka bir ifadeyle, anılan hükmü davalının temyiz etmemesi nedeniyle hazine yararına usulü kazanılmış hakkın söz konusu olduğu dosya kapsamıyla sabittir.
O halde, Hazine lehine oluşan usulü kazanılmış hak gözetilerek ilk karar gibi hüküm kurulması gerekirken, değinilen husus gözardı edilerek yazılı olduğu üzere karar verilmiş olması doğru değildir.
Davacının, bu yöne değinen temyiz itirazları yerindedir. Kabulü ile, hükmün açıklanan nedenlerden ötürü (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK."nın 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 22.12.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.