Esas No: 2021/15257
Karar No: 2022/3479
Karar Tarihi: 08.06.2022
Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2021/15257 Esas 2022/3479 Karar Sayılı İlamı
3. Ceza Dairesi 2021/15257 E. , 2022/3479 K."İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ceza Dairesi
İlk Derece Mahkemesi : Amasya 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 12.02.2021 tarih ve 2019/377 - 2021/23 sayılı kararı
Suç : Kamu kurum ve kuruluşlarının zararına dolandırıcılık, Silahlı terör örgütüne üye olma.
dolandırıcılık suçu yönünden; 5271 sayılı Kanunun 232/2-c maddesi gereğince verilen kararların niteliği dikkate alınarak yazılmamıştır
Bölge adliye mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle;
Temyiz edenlerin sıfatı, başvuruların süresi, kararın niteliği ve temyiz sebeplerine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü;
I) Katılan ... vekili ile sanıklar ..., ..., ..., ..., ..., ... ve ... müdafilerinin, sanıklar ..., ..., ..., ..., ... ve ... hakkında kamu kurum ve kuruluşlarının zararına dolandırıcılık suçundan verilen beraat hükümlerine, sanıklar ..., ..., ..., ..., ... ve ... hakkında ise kamu kurum ve kuruluşlarının zararına dolandırıcılık suçundan verilen mahkumiyet hükümlerine yönelik temyiz taleplerinin incelenmesinde;
Sanıklar ..., ..., ..., ..., ... ve ... hakkında verilen beraat kararlarına ilişkin istinaf başvurusunun esastan reddine dair Bölge Adliye Mahkemesi kararı, 5271 sayılı CMK'nın 286/2-g maddesi uyarınca; sanıklar ..., ..., ..., ..., ... ve ... hakkında kamu kurum ve kuruluşlarının zararına dolandırıcılık suçundan verilen mahkumiyet kararlarının ise 5271 sayılı CMK'nın 286/2-a maddesi gereğince kesin olup temyiz edilemez nitelikte olduğundan; 5271 sayılı CMK'nın 298. maddesi gereğince ayrı ayrı REDDİNE,
Temyizin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi;
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre; sanık ... yönünden çocuğunu örgüte müzahir okula göndermesinin ve zaman gazetesi aboneliğinin örgütsel faaliyet olarak değerlendirilemeyeceği gözetilerek yapılan incelemede;
II) Sanıklar ..., ..., ... ve ... hakkında silahlı terör örgütüne üye olma suçundan kurulan mahkumiyet hükümlerine yönelik sanıklar müdafilerinin temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanıklar müdafilerinin temyiz dilekçelerinde ileri sürdükleri nedenler yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddiyle hükümlerin ayrı ayrı ONANMASINA,
III-)Sanık ... hakkında kamu kurum ve kuruluşlarının zararına dolandırıcılık suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik katılan vekili ve sanık müdafinin temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tiplerine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; katılan vekili ve sanık müdafinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmediğinden sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Oluş, iddia, mahkeme kabulü ve tüm dosya kapsamına göre; koşulları oluşmadığı halde sanık hakkında TCK’nın 43. maddesinin uygulanması suretiyle yazılı şekilde fazla ceza tayini,
Bozmayı gerektirmiş, katılan vekili ve sanık müdafinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu nedenlerle BOZULMASINA, ancak bu hususlar yeniden yargılamayı gerektirmeden CMK'nın 303/1 maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hükmün C bendinin ikinci fıkrasının hükümden tamamen çıkartılarak, hükmün üçüncü fıkrasında temel cezaya TCK 62/1. madde hükmü uyarınca 1/6 oranında indirim yapılarak tespit edilen “5 YIL 2 AY 15 GÜN HAPİS ve 18750 GÜN KARŞILIĞI adli para cezası” ibarelerinin çıkarılarak yerine “4 YIL 2 AY HAPİS ve 15000 GÜN KARŞILIĞI adli para cezası” ibaresinin eklenmesi, yine hükmün dördüncü fıkrasından “5 YIL 2 AY 15 GÜN HAPİS ve 375,000 TL” ibaresinin çıkarılması ve yerine “4 YIL 2 AY HAPİS ve 300,000 TL” yazılmak suretiyle sair yönleri usul ve kanuna uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
IV-) Sanıklar ..., ... ve ... hakkında silahlı terör örgütüne üye olma suçundan kurulan mahkumiyet hükümlerine yönelik sanıklar müdafilerinin temyiz itirazlarının incelenmesinde;
1) Sanık ... yönünden;
a) Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanık müdafinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmediğinden sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Sanık savunması ve tüm dosya kapsamına göre; örgütte kaldığı süre ve konumuna uygun bilgiler vermek suretiyle suçun aydınlatılmasına az da olsa katkıda bulunan ve samimi şekilde pişmanlık duyan sanık hakkında, soruşturma başlatılmasından sonra yakalanmış olduğu da nazara alınarak, 5237 sayılı TCK'nın 221/4-2. cümlesinde yazılı etkin pişmanlık hükmünün hakkaniyete uygun makul oranda uygulanması gerektiği gözetilmeden hüküm kurulması,
b) Kabule göre de;
Sanığın çocuğunu örgüte müzahir okula göndermesinin örgütsel faaliyet olarak değerlendirilemeyeceğinin gözetilmemesi,
2) Sanık ... yönünden;
Tüm dosya kapsamına göre; sanığın silahlı terör örgütüne üye olma suçunun sübutu kabul, olay niteliğine ve kovuşturma sonuçlarına uygun şekilde vasfı tayin edilmiş, incelenen dosyaya göre üyelik suçundan verilen hükümde bir isabetsizlik yok ise de; sanığın, temyiz aşamasında 30.05.2022 tarihli etkin pişmanlıktan yararlanmak istediğini bildirir dilekçesi nazara alındığında, sanığın duruşmada hazır edilerek beyanlarının alınıp, vereceği bilgilerin örgüt içerisindeki kaldığı süre, örgütsel faaliyet ve konumuna uygun faydalı bilgiler olup olmadığı eldeki bilgiler ile örtüşüp örtüşmediği ilgili birimlerden sorulup değerlendirilerek, hakkında 5237 sayılı TCK'nın 221. maddesinin 4. fıkrasının 2. cümlesinde yazılı etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağı tartışıldıktan sonra sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiğinin gözetilmesi lüzumu,
3) Sanık ... yönünden;
Sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
a) TCK’nın 221/4-2. cümlesinde öngörülen etkin pişmanlık şartlarını taşıdığı kabul edilen sanığın incelenen dosya kapsamı ve delillere göre, kovuşturma aşamasında örgütte kaldığı süre ve konumu itibarıyla, örgütün yapısı, faaliyetleri ve diğer örgüt mensupları ile ilgili verdiği bilgilerin, örgütteki konumu ve faaliyeti de nazara alındığında, niteliği, örgütün yapısı ve faaliyetleri çerçevesinde işlenen suçlarla ya da diğer örgüt mensuplarının tespiti ile ilgili olmak üzere faydalılık derecesi ve yargılama sürecinde etkin pişmanlıkta bulunulan aşama gözetildiğinde, uygulanan kanun maddesinin amaç ve gerekçesi ile orantılılık ilkesi çerçevesinde belirlenen ceza üzerinden dosya kapsamına ve hakkaniyete uygun daha makul oranda bir indirim yapılması gerekirken yazılı şekilde uygulama ile fazla ceza tayini,
b) Kabule göre de;
Sanığın çocuğunu örgüte müzahir okula göndermesinin örgütsel faaliyet olarak değerlendirilemeyeceğinin gözetilmemesi,
Kanuna aykırı olup, sanıklar müdafilerinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu nedenlerle CMK'nın 302/2. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 28.02.2019 tarihinde yürürlüğe giren 20.02.2019 tarih ve 7165 sayılı Kanunun 8. maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanunun 304. maddesi uyarınca dosyanın Amasya 2. Ağır Ceza Mahkemesine, kararın bir örneğinin Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 08.06.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.