Esas No: 2021/20423
Karar No: 2022/3352
Karar Tarihi: 08.06.2022
Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2021/20423 Esas 2022/3352 Karar Sayılı İlamı
3. Ceza Dairesi 2021/20423 E. , 2022/3352 K."İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ceza Dairesi
İlk Derece Mahkemesi : Samsun 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 31.01.2019 tarih ve 2018/409 - 2019/47 sayılı kararı
Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma
Hüküm : CMK’nın 223/2-e maddesi gereğince beraat kararına yönelik istanaf başvurusunun esastan reddi.
Bölge adliye mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle;
Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü;
Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi;
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre, yapılan incelemede;
Suç işlemek amacıyla örgüt kurma suçu, 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 220. maddesinde düzenlenmiştir. Aynı Kanunun 314. maddesinde de silahlı terör örgütü suçu tanımlanmıştır.
Kanunun 314. maddesi örgütün amacını gerçekleştirmede silahlı olmasını zorunlu bir unsur olarak göstermiştir. Bu maddede tanımlanan suç; devletin güvenliğine, toprak bütünlüğüne, Anayasal düzene ve bu düzenin işleyişine karşı suçları işlemek amacıyla kurulan silahlı örgütlerin kurucularını, yöneticilerini ve üyelerini cezalandırmaya yönelik hazırlık hareketlerini suç sayan ve yaptırıma bağlayan özel bir suç tipidir.
TCK'nın dördüncü kısmın (Millet ve Devlete Karşı Suçlar) dördüncü (Devlet Güvenliğine Karşı Suçlar) ve beşinci (Anayasal Düzene ve Bu Düzenin İşleyişine
Karşı Suçlar) bölümlerindeki suçlar amaç suç niteliğinde olup, silahlı örgüt oluşturularak Devlete ve Anayasal düzene karşı ağır-yakın bir tehlike olabilecek hazırlık hareketleri oluşturulduğundan, TCK'nın 314. maddesindeki suç aynı zamanda araç suç niteliğindedir.
3713 sayılı TMK'nın 3. maddesi uyarınca, TCK 314. madde, terör suçu niteliğindedir. Silahlı örgüt kurma, yönetme ve örgüte üye olma suçları, herhangi bir kimse tarafından işlenebilir. Failin belirli bir sıfat veya görevdeki kişilerden olması öngörülmediğinden, özgü suç olarak düzenlenmemiştir. Failin vatandaş veya yabancı olması olanaklıdır.
Silahlı örgütü kurmak suçu temadi eden bir suç değil, ani bir suçtur. Yani örgütün kurulmasıyla eylem tamamlanır. Silahlı örgütü yönetmek suçu mütemadi suç niteliğindedir. Bu nedenle suç tarihi temadinin kesildiği yani sanığın yakalanması, teslim olması veya örgütten çekilmesi tarihidir.
Örgüt üyeliği suçu temadi eder. Örgüt üyeliği suçunun temadi eden suçlardan olması karşısında suç tarihi yakalanma tarihidir.
Silahlı örgüte üyelik suçunun oluşabilmesi için örgütle organik bağ kurulması ve kural olarak süreklilik, çeşitlilik ve yoğunluk gerektiren eylem ve faaliyetlerin bulunması aranmaktadır. Ancak niteliği, işleniş biçimi, meydana gelen zarar ve tehlikenin ağırlığı, örgütün amacı ve menfaatlerine katkısı itibariyle süreklilik, çeşitlilik ve yoğunluk özelliği olmasa da ancak örgüt üyeleri tarafından işlenebilen suçların faillerinin de örgüt üyesi olduğunun kabulü gerekir. Örgüte sadece sempati duymak ya da örgütün amaçlarını, değerlerini, ideolojisini benimsemek, buna ilişkin yayınları okumak, bulundurmak, örgüt liderine saygı duymak gibi eylemler örgüt üyeliği için yeterli değildir (Evik, Cürüm işlemek için örgütlenme, Syf 383 vd.).
Bu kapsamda somut olay değerlendirildiğinde;
Oluş, iddia, mahkeme kabulü ve tüm dosya kapsamına göre; sanık ikrarı ve tanık beyanlarına göre 2008-2011 yılları arasında dini sohbetlere katılan ve himmet veren sanığın örgüt ile ilişkisinin 2011 yılından sonra kalmadığını belirtmesine rağmen veri inceleme raporuna göre himmet veren ve örgüt mensubu gizli tanık Garson'dan ele geçirilen micro SD kart üzerinde 5271 sayılı CMK'nın 134. maddesine göre alınan mahkeme kararı kapsamında yapılan inceleme sonucunda Emniyet Genel Müdürlüğü KOM Daire Başkanlığı tarafından hazırlanan veri inceleme raporuna göre; ''FETÖ mensubu olup 'Gassal'ın elindeki meyyit' olarak ifade edilen, zaafları olmayan, her şeyiyle kendisini örgüte teslim etmiş'' ... kodlu örgüt mensuplarından olduğunun belirtilmesi karşısında UYAP’ta oluşturulan örgütlü suçlar bilgi bankası üzerinden sanıkla ilgili bilgi yahut ifade bulunup bulunmadığı araştırılarak varsa onaylı suretlerinin getirtilmesi, tespiti halinde gerekirse beyan sahiplerinin tanık sıfatıyla usulüne uygun olarak dinlenildikten sonra sonucuna göre hukuki durumunun tayin ve takdiri ile örgüt üyesi kabul edilmesi halinde ise sanığın beyanlarının niteliği nazara alınarak TCK'nın 221. maddesinde düzenlenen etkin pişmanlık hükümlerinin sonuçları hatırlatılarak yeniden beyanı alınmak suretiyle hakkında etkin pişmanlık hükümlerinin de uygulanıp uygulanmayacağının tartışılması gerekirken eksik araştırma neticesinde yazılı şekilde hüküm kurulması,
Kanuna aykırı olup, bölge adliye mahkemesi Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, bu sebeplerden dolayı hükmün CMK'nın 302/2. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 28.02.2019 tarihinde yürürlüğe giren 20.02.2019 tarih ve 7165 sayılı Kanunun 8. maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanunun 304. maddesi uyarınca dosyanın Samsun 2. Ağır Ceza Mahkemesine, kararın bir örneğinin bilgi için Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 8. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 08.06.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.